Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Kitap Kokulu Saatler

Kitap Kokulu Saatler
@kitap_kokulu_saatler
Yürü! Hür mâviliğin bittiği son hadde kadar!... İnsan, âlemde hayâl ettiği müddetçe yaşar.
Öğretmen
25 okur puanı
Ekim 2018 tarihinde katıldı
Her bulamayışımda, muhakkak gelecek sefere gelir, diyordum. Onun nazarında bu kadar 'hiç' olacağımı tahayyül edemiyordum.
Sayfa 114
Reklam
Sapyoseksüel nedir?
O zaman anladım ki bu kız göründüğü gibi değil: Çok zeki, her şeyi kavrıyor, her şeye aklı eriyor. Zeki kimseler çok hoşuma gider.
Sayfa 111
Ben burada yalnızlığı bardak bardak içiyorum.
Sayfa 72

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Kadın benim etimin, kemiğimin, kanımın ve muhayyilemin müthiş bir ihtiyacıdır. Buna mağlup olmak bir hayvanlık, bunu inkâr etmek daha büyük bir hayvanlıktır.
Sayfa 66
Kitaplar yeni tanıdıklarına karşı çok ketum olurlar. Bir kere de onlarla laubali oldunuz mu size malik oldukları her şeyi verirler ve onlar bizim isteyebileceğimiz her şeye fazlasıyla maliktirler.
Sayfa 65
Reklam
Odamda beni kitaplarım bekler. Bu yegâne tesellidir. Her eşyasını ayrı ayrı ve gayet iyi tanıdığım bu odada yalnız onlar her zaman için yeni bir koku taşırlar. Her zaman söyleyecek birçok lafları vardır.
Sayfa 65
Ve ikisi de, böyle bir yaz geçirmemiş olan diğer kırlangıçlara tepeden baktılar...(Çünkü azlıkta kalanlar çok olanlara nedense tepeden bakarlar.)
Sayfa 41
Tesadüfün pek merhametli olmadığını ve birbirine böyle yakın olanları bir ikinci defa karşı karşıya getirmediğini biliyorlardı.
Sayfa 40
Çünkü içten duyulan şeyler hep yanlış anlaşılır.
Sayfa 40
Doğru değil mi ama? Şu dünyayı adamakıllı görmeden, dünyanın ne olduğunu adamakıllı anlamadan buradan gidecek olduktan sonra ne diye buraya geldik sanki? Yaşadığımızın farkına varmayacak olduktan sonra ne diye yaşıyoruz?
Sayfa 39
Reklam
"Yarın öldüğümüz zaman birisi bize sorsa: 'Dünyada neler gördünüz?' dese herhalde verecek cevap bulamayız. Koşmaktan görmeye vaktimiz olmuyor ki..."
Sayfa 39
Kurtarılamayan Şaheser
Büyük bir konağın genis salonunda raks ve kahkahadan yorulup terleyenler serin şerbetlere, buzlu yemişlere koşarlarken, kristal pencereden dışarı süzülen ışıkta, soğuktan donan ayaklarını avuç avuç karla ovmaya çalışan ihtiyarları gördü.
ahh!
Fakat sevgili bir vücutta bulunmayan bir şeyi kendisinde taşımaya tahammül etmeyerek onu koparıp atabilmek, işte adaşım, yalnız bu sevmektir.
'Gel' dedim, 'beraber kaçalım.' Acı acı güldü, 'Ağam,' dedi, 'ben senden noksanım, bana sadaka mı veriyorsun?..' Onu nasıl sevdiğimi anlattım: 'Bana kolunun yerine kalbini veriyorsun,' dedim, 'bir kalp bir koldan daha mı az değerlidir?'
Onun çalışında, bir ateş yığını etrafında haykıran ateşe tapanların, yahut batmakta olan bir gemiye çarpan dalgaların feryadı ve inleyişi vardı.
69 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.