Çalıkuşu; küçük yaşta anne ve babasını kaybeden, Istanbul'da teyzesinin yanında büyüyen Feride'nin hikayesini konu alır. Feride, Fransız Mektebinde yaptığı yaramazlıklar nedeniyle “Çalıkuşu” ismini alır. Genç bir kız olmasına rağmen, içi içine sığmayan küçük bir çocuktan farksızdır. Yıllar geçsede o içindeki çocuk hiç büyümez. :)
Yabancı bir kadından duydukları ise Feride’nin hayatını baştan başa değiştirmesine neden olur. İstanbullu bu genç kız, Anadolu’nun en ücra köşelerine gidip, kendi ayakları üzerinde durmak zorunda kalır. Karşısına çıkan zorluklara rağmen hayatta kalma mücadelesi verir…
Teyzesinin oğlu Kâmran'la olan aşkı, Anadolu'da çeşitli yerlerde yaptığı öğretmenlik maceraları kesinlikle okunmaya değer. Kitabın sizi kendine çeken bir akışı var. Özellikle Feride ile Kâmran'ın olduğu bölümleri okumak çok keyifliydi. İkinci kez okumama rağmen aynı heyecanla bitirdim, çok güzeldi.
Atatürk'ün bir gecede harp çadırında bitirdiği ve uzun uzun düşüncelere daldığı Çalıkuşu mutlaka okunmalı diye düşünüyorum.
Eser iki ayrı bölümden ve mektuplardan oluşmaktadır. İlk bölümde Sara’nın arkadaşına yazdığı mektuplardan, İkinci bölümde ise Homongolos’un ölen arkadaşına yazdığı mektuplardan oluşur.
Bir genç kızın kötü niyet olmaksızın (!) oynadığı oyunlar nasıl iki gencin hayatını mahvediyor gelin birlikte bakalım…
Sara yirmili yaşlarında oldukça şımarık
Kaplumbağalar
Eser, Ankaraya 100km uzaklıktaki Tozak köyünde geçmektedir. Halkın bürokrasi karşısındaki çaresizliğini konu alır…
Alevi geleneği ve kültürü süren Tozak Köyü oldukça fakir ve kıraçtır. Köyde neredeyse tek yetişen bitki buğdaydır, ondan da istenilen verim alınamaz. Köylü kavurucu sıcağa rağmen bir avuç buğday için tarlada çalışmak
Adın üç kere geçti saçma sapan bir filmde.
Yalnız olsam çok ağlardım ama annem bakıyordu.
Otoban dolusu gürültüyü sıkıştırılıp beynime;
"Anne," dedim, "Hadi çay koy da içelim.."
Yine geçti
kış
baharsız bir yaza hazırlıksız yakalandık
olsun
zaten neye ne kadar hazır olabilir ki
insan
size de komik gelmiyor mu ölümün olduğu yerde
zaman
“Köylünün uyanmasından korktular da, eğitmenlere, öğretmenlere düşman oldular. Halbuysam köylünün uyanmasından kime ne zarar gelir? Köylü uyanırsa, yurda sahip olacak! Kötü bir iş mi?”