Hüznün kaynağı geçmiş, korkunun kaynağıysa gelecektir. Kur'an-ı Kerim'de "Allah'in velilerine korku ve üzüntü yoktur" buyrulur (Yunus, 62). Onların acıları ve korkuları hayatlarını olumsuz etkilemez. Onlar acı ve kederin kaynağı olan akıllarını imanla nurlandırmışlar, imandan gelen güçle, gelecek ve geçmiş zamanın olumsuz taraflarını yenmişlerdir. Gelecek henüz gelmemişken, onun için kaygılanmamış; geçmiş zaten sona ermiş olduğundan. "El hayru fi meahtarabullab" yani 'Allah'in seçtiğinde hayır vardir", "illa ma kad selef" (Nisa, 23) yani geçmiş geride kaldı' diyerek acı ve hüzünlerin zararlı kısımlarını terk etmeyi başarmışlardır.