Seda KÖLÜK
@klkseda
Youtube: youtube.com/channel/UC-qNua...
Instagram: @klksedaaa
Ordu
42 okur puanı
Haziran 2019 tarihinde katıldı
Ağrı kesicinin tek yaptığı şey ilgili ağrı sinyalinin beyne gitmesini önlemekti.
Her insan kendi derdini, dert sanıyordu. Oysa dertler gerçekten de asla kıyaslanmaması gereken meselelerdi. Bir derdi unutmanın en iyi yolu, daha büyük bir derde sahip olmaktır.
Vücudumuzun içersinde muazzam bir dünya olsa da vücudumuzun dışındaki dünya da hiç fena sayılmazdı. Ses, koku, ışık, ısı gibi birçok uyaranlarla dolu bir dünyada yaşıyorduk ve bu uyaranları beynimizin algılayabilmesi işte bu reseptör denen yapılarla oluyordu.
Okur Takip Önerileri
Sonuçta birisiyle ilgili tek bildiğin şey sana anlatılanlardan ibaret. Ya anlatılanlar hep yalansa?
Canlılığın olduğu her yerde inanılmaz ilişki ağları ve entrikalar vardı.
Ormana baktığınızda birbirlerinden bağımsız çeşitli ağaçların gelişigüzel dağıldığını görseniz de aslında çok daha fazlası vardı. Bakmayın ağaçların öyle tek başınaymış gibi takıldıklarına, aslında hem toprak üstünde hem de toprak altında ağaçlar arasında muazzam bir iletişim söz konusuydu. Ağaçlar birbiriyle sürekli haberleşiyor, birbirlerine yardım ediyor hatta bazen birbirleriyle savaşıyorlardı. Yani orman dediğimiz alan aslında devasa bir iletişim ağıydı ve ağaçlar arasında internet gibi bir iletişim bulunmaktaydı.
Takım elbiseli adam gerçekten önemli biri olmalıydı. Zira kahveler içildikten sonra o ve üç zorba elini kolunu sallayarak cıktı polis merkezinden. İlias ise işlemleri tamamlanincaya kadar gözaltına alındı. Tam tersi olması gerekirken suç övülmüş, iyilik cezalandırılmıştı.
Onun aşkı cinsiyetsizdi ve sadece zekasını seviyordu.
Herkes için geçerli olabilecek kadar geniş ve belirsiz ifadeleri farkında olmadan kendimiz için özel görme yeteneğine Forer Etkisi denir. Yani doğru cümleleri kullandığında ikna edemeyeceğin kimse yoktur.
Yağı algılamakla ilgili olan bu yeni tada da "oleogustus" adını vermişlerdi.
Bana göre solak insanlar için en önemli mesele sağ elini baskın kullananların inşa ettiği bir sistemde yaşamak zorunda oluşlarıdır. Hemen her taşarım sağ ele göre tasarlandığı için ilginç bir durum var aslında.
Dünyadaki evliliklerin küçük bir kısmı, zorla yaptırılan evliliklerdi. Geri kalan çok büyük bir kısmı ise birbirlerini sevdiklerini sanan insanların yaptıklarıydı. Daha doğrusu seveceği insanı bulamadığında, korkudan, bulduğu insanı sevmeye çalışanlar. Hoşlanma hissini aşk sananlar. Her taraf bu tarz çiftlerle doluydu. Acaba yeryüzünde gerçekten aşık olup beraber olabilen kaç kişi vardı?
Kadının ümitsizliği, erkeğin umursamazlığı ile birleşince böyle bir tablo görmemek imkansızdı. Günümüz modern çiftlerinin ortalama bir tablosu gibiydi işte.
Kim, sana "sen benim sağ kolumsun" derse, ilk yapman gereken bu kişinin solak olup olmadığını kontrol etmek olsun.
Insan beyni böyleydi işte. Nerede bir güzellik görse, etrafındaki diğer şeyler anlamını yitirirdi.