Mikail Balcı teşekkür ederim.
Cennetin Doğusu, bize 1800’ lerin sonundan başlayarak Amerika’ da Salinas Vadisi’ nde yerleşen iki ailenin birkaç kuşak hikâyesini anlatıyor. Her insan farklı bir dünya olduğu için Salinas Vadisi aynı zamanda aşk,
"Biliyor musun, hayatta pek fazla dileğim olmamıştır" diye söze başladı. "Bir şeyleri dilememeyi çok küçük yaşta öğrendim. Dilemek hak edilmiş hüsrandan başka şey getirmez insana."
"Yalanın bazen iyilik olsun diye kullanıldığını biliyorum. Ben yalandan iyilik gelebileceğine inanmam. Doğrunun keskin acısı geçebilir ama yalanın insanı ağır ağır kemiren ıstırabı hiçbir zaman yok olmaz. Her zaman kanayan bir yaradır."
Yalanın bazen iyilik olsun diye kullanıldığını biliyorum. Ben yalandan iyilik gelebileceğine inanmam. Doğrunun keskin acısı geçebilir, ama yalanın insanı ağır ağır kemiren ıstırabı hiçbir zaman yok olmaz. Her zaman kanayan bir yaradır.
İnsanoğlu - hayatında, düşüncesinde, açlığında ve hırsında, cimriliğinde ve zalimliğinde ve aynı zamanda iyi kalpliliğinde ve cömertliğinde - bir iyilik-kötülük ağıyla kıskıvrak sarılmıştır. Bence tek hikayemiz budur ve aynı hikâye bütün duygu ve akıl düzeylerinde tekrarlanır.