Ah, sözcükler öyle yetersiz, öyle güçsüz ki gördüklerimi söylemeye! Aklımda kalanlar ise neredeyse hiç, gördüklerime göre.
Sayfa 949 - Oğlak Yayıncılık / Birinci baskı: Ekim 1998Kitabı okudu
Düşünde her şeyi görürken, düş sona erince ayrıntıları anımsamayan, gördüklerinden izienimler kalan biri gibiyim şimdi, çünkü ne gördümse silindi, ama yüreğimde dipdiri gördüklerimin izlenimi.
Sayfa 944 - Oğlak Yayıncılık / Birinci baskı: Ekim 1998Kitabı okudu
"Ey benim için Cehennem'e ayak izlerini bırakmaktan çekinmeyen, umudumnun kaynağı kadın, gördüğüm bunca şeyi senin yetkinin, senin iyiliğinin erdemine iznine borçlu olduğumu biliyorum.
Elindeki yolları yöntemleri kullandın, kölelikten özgürlüğe ulaştırdın beni.
Sayfa 926 - Oğlak Yayıncılık / Birinci baskı: Ekim 1998Kitabı okudu
Sevmek görmekten sonra gelir; görmenin ölçüsü ise, iyi niyeti ödüllendiren yüce gücün değerlendirmesidir; dereceden dereceye böyle geçilir.
Sayfa 903 - Oğlak Yayıncılık / Birinci baskı: Ekim 1998Kitabı okudu
Aklını aç iyice, söylediklerimi kazı içine; çünkü belleğe yerleştirmedikçe bilim denemez öğrenilene.
Sayfa 686 - Oğlak Yayıncılık / Birinci baskı: Ekim 1998Kitabı okudu
Pişmanlık ısırganı öyle dalamıştı ki içimi, beni onun sevgisinden ayıran her şeye düşman kesildim birden.
Sayfa 615 - Oğlak Yayıncılık / Birinci baskı: Ekim 1998Kitabı okudu
Sevgi içinde doğup yeşerdiği güzellikten çevirmeyeceği için gözlerini, her nesne korunmuş olur kendi kininden;
Sayfa 492 - Oğlak Yayıncılık / Birinci baskı: Ekim 1998Kitabı okudu
Dünyanın kötüleşmesinin nedeni sütünüzün bozukluğu değil demek ki, neden, dünyanın kötü yönetilmesi.
Sayfa 480 - Oğlak Yayıncılık / Birinci baskı: Ekim 1998Kitabı okudu
Kanım öyle tutuşmuştu ki haset ateşiyle, betim benzim atardı, sevinen birini görünce.
Sayfa 463 - Oğlak Yayıncılık / Birinci baskı: Ekim 1998Kitabı okudu
Umut çiçeği açtığı sürece, onların ahı yok etmez sonsuz sevgiyi, geri dönmeyecek biçimde.
Sayfa 369 - Oğlak Yayıncılık / Birinci baskı: Ekim 1998Kitabı okudu
"Adlarınız yeryüzünde insanların belleklerinden silinmesin, nice güneşler altında sürüp gitsin."
Sayfa 284 - Oğlak Yayıncılık / Birinci baskı: Ekim 1998Kitabı okudu
Senin düşündüğünle benim düşündüğüm şimdi, birbirinin öyle benzeri ki, ikisini birleştirip tek bir karara vardım.
Sayfa 227 - Oğlak Yayıncılık / Birinci baskı: Ekim 1998Kitabı okudu
Zebanilerin tümünün adını öğrenmiştim:
seçildiklerinde bellemiştim, birbirlerine seslendiklerinde dikkat etmiştim.
Sayfa 218 - Oğlak Yayıncılık / Birinci baskı: Ekim 1998Kitabı okudu
"Dinlemesini bilen, anlamayı da bilmeli."
Sayfa 163 - Oğlak Yayıncılık / Birinci baskı: Ekim 1998Kitabı okudu
Üçüncü Kanto / 16
"Sana söylediğim yerdeyiz şimdi, akıl hazinelerini yitirdikleri için acı çekenleri göreceksin."
Sayfa 54 - Oğlak Yayıncılık / Birinci baskı: Ekim 1998Kitabı okudu