f

Felsefe-Düşünce Deneme-İnceleme

1 üye
Bir anket yapılsa, insanların bu hayatta en anlamlı buldukları şey ne çıkar acaba? Hayatta her şeyin mutlaka bir karşıtı var. Karşıtı olan her şey gibi, anlamsız ve anlamlı olan şeylerde birbirini ortaya çıkarır. Kötü bilinmeden iyi bilinmez. Yanlış bilinmeden her şey doğru sanılabilir. İnsanoğlu, genellikle bir şeyin kıymetini onu kaybedince anlıyor. Hayatımızdaki anlamsızlıkları anladığımız anda, nelerin anlamlı olduğunu anlamak daha kolay olabilir.
Sayfa 112 - Az KitapKitabı okuyor
Kişi, hayatını doğruluk ve dürüstlükle devam ettirirse iç huzuru veren güzelliklerle, sahtekarlık ve yalancılıkla sürdürmeye çalışırsa eninde sonunda belalarla karşılaşması kaçınılmaz olur. Arayan Mevla'sını da bulur, belasını da ünlü sözü kişinin arayışları ve kendine bir rota çizmesi üzerine söylenmiş gibidir. Yani her sorgulama ve arayışta anlamlı bir hedef bulmak her zaman mümkün olmayabilir. ''Kimim, neyim, nereden geldim, nereye gidiyorum ve bu dünyadaki hayatın anlamı ne olabilir?'' sorularına cevap bulmaya çalışmak, pek çok faktöre bağlı olsa da, bir yol belirlemek için adım atmamızı ve eyleme geçmemizi sağlayabilir.
Sayfa 111 - Az KitapKitabı okuyor
Reklam
"Bir kişi hakkında ne kadar çok veri varsa, o kişi o kadar iyi gözetlenebilir, kontrol edilebilir ve ekonomik olarak sömürülebilir."
Sayfa 35 - Ketebe yayınları subat 2023Kitabı okudu
Her insanın hayalleri vardır. Bunlar, genellikle dünyevi hayallerdir, Ne yazık ki kurulan hayaller, çoğu zaman gerçekleşmiyor, Elbette bunun birtakım nedenleri vardır. Ya olması çok güç bir şeye yeltenmekten ya da ille de birilerinin desteğine muhtaç olduğundan çoğu hayal gerçekleştirilemez. Hele birinin desteğine gereksinim duyma çoğunlukla insanın motivasyonunu bitirir. Mesela çok iyi resim yapan, çok iyi beste yapan, çok iyi yazan, çok iyi bir yeteneği olan kişinin bunları gün ışığına çıkarması, tek başına gerçekleştirilmesi çok zor işlerdir. Ancak bu işi meslek edinmiş kişilerin, yapımcıların, uzmanların desteği ile bu yetenekler gün ışığına çıkabilir. Sonuçta, "Her şey olacağına varır' sözü ister istemez bir teselli sığına oluyor. Yani gerçekleşmeyen bazı hayallerin üzüntüsünden de çabuk kurtulmak gerekir. İnsan bir şeye emek verir, zaman harcar, hayaller kurar, ama her zaman mutlu sona ulaşamaz. Anlamlı olduğunu düşündüğümüz birçok şey bu yüzden bir anda anlamsızlığa bürünür, anlamını yitirir. İşte bu noktada neyin aslında anlamlı olduğunu bulup ona odaklanmak, kaybettiğini düşünen insanı motive eder. Motivasyonsuz hiçbir iş yürümez ya da sağlıklı olmaz.
Sayfa 98 - Az KitapKitabı okuyor
Dünyevi bir bakış açısıyla, şu andaki hayattan zevk almanın ve bundan en iyi şekilde yararlanmanın önemli olduğu düşünülebilir, kabul edilebilir. Ancak bu dünya için çabalamamız, öbür dünyaya inanmayacağımız ya da buna hazırlanmayacağımız anlamını taşımaz. ''Hiç ölmeyecekmiş gibi bu dünya için, hemen yarın ölecekmiş gibi öbür dünya için çalış'' sözünde de belirtildiği gibi, tek bir odak noktası belirlemek doğru olmaz. İkisinin de ihmal edilmemesi ve ikisi arasındaki dengeyi bulmak, o dengeyi kurmak elbette çok önemli ve isabetli olur.
Sayfa 112 - Az KitapKitabı okuyor
İslam öğretisinde, erdemli olmak önemli bir rol oynar. Çünkü ahiret inancına göre, cennete nail olabilmek için, dünyadaki yaşantımızda iyi bir insan olarak yaşamak, bir ön koşuş olarak kabul edilir. İslam inancında olan Müslüman kişiler, her insanın bu dünyadaki eylemlerinden, yaptıklarından ve kararlarından sorumlu tutulduğuna inanırlar ve yaptıklarının hesabını ahirette vereceğinin bilinciyle yaşamlarını anlamlı kılarlar. Bu bakımdan, bu geçici dünyada Yaradan'ın emirlerine bağlı kalmak, inançlı olmak, dürüst bir yaşam sürmeyi önemli hale getirir.
Sayfa 108 - Az KitapKitabı okuyor
Reklam
Yaşanan bu hayatta, her şey insanın istediği gibi gitmeyebilir. İnsanın hayatında iniş çıkışlar mutlaka olur. Önemli olan inişlerde kendini ezilmiş hissedip bırakı vermemek ve yükseğe çıkınca da başka insanlara üstten bakmamaktır. Dünyada her değişken her şey geçici. Bu dünyada bir çok şeyin imtihan olduğuna inanmak hayal kırıklıklarından deneyim kazanmak önemlidir. ''Küllerinden doğmak'' tabiri burada kullanılabilecek yerinde bir tabirdir. ''Düşmez kalkmaz bir Allah'' sözü de üstüne kapak olabilir.
Sayfa 133 - Az KitapKitabı okuyor
Ölümün insan hayatının kaçınılmaz bir parçası olduğu ve herkesin mutlaka tadacağı Allah tarafından bildirilse de, inanmayan biri de bu gerçeği biliyor. Bu nedenle öncelikle üzerinde yaşadığımız bu dünya hayatını kendimiz ve başkaları için daha keyifli ve tatmin edici kılmak amacıyla hayatımız boyunca olumlu uğraşlar vermek anlamsız bir faaliyet olamaz. Ömrümüz yetmese de, meyve verdiği günleri göremeyecek olsak bile ağaç dikmek, geride canlılara fayda sağlayacak eserler bırakmak gibi faydalı işler yaparak, hem dünyayı daha iyi bir yer haline getirebilir hem de ahiret hayatımız için anlamlı bir faaliyet yapmış oluruz. Böylece, dünyada olumlu bir etki yaratırken, aynı zamanda da bir amaç kazanmış oluruz.
Sayfa 95 - Az KitapKitabı okuyor
Özellikle yakın çevreden, aileden birinin ölümü, insanın adeta kolunu kanadını kırar. Ölümle karakterize edilen bir dünyada, hayatta ileriye doğru gitmek için motivasyon bulmak kolay bir iş değildir. İç dünyası, sevdiği insanın ölümüyle yıkılan insanın kendini motive etmesinin en etkili yolu, hayatın anlamını kavramak ve ölümün Allah'ın bir emri olduğunu kabul etmektir. İnsanın ömrü oldukça, hayatının devam ettiği bir gerçektir. Bu gerçeklikte, hayata kaldığımız yerden devam etmek, bir gerekliliktir. İnsan böyle bir durumda bile hedeflerine odaklanmalıdır. Dini inancı olan için bu nispeten daha kolaydır. Çünkü inanç sahibi kişi, ölümden sonra hayatta sevdikleriyle bulaşacağı inancına sahiptir. Bu inancı doğrultusunda kendini günlük işlerine vermesi mantıklı bir seçimdir. Bu durumdaki insan, hedeflerine ulaşmak için maneviyatın verdiği güçle hem dünyalığına hem de ahiret hayatına odaklanabilir. Aynı şekilde ölüm acısını yaşayan inançsız bir kişi de, en azından kendine maddi hedefler koyarak kendini motive edebilir.
Sayfa 97 - Az KitapKitabı okuyor
Dünyada bilinçli karalamalara rağmen araştıran insan bilir ki İslam barış dinidir. Barış en başta Yaradan ile kulun ilişkisidir. ''Kork Allah'tan korkmayandan'' sözü bu bağlamda çok anlamlıdır. Aciz kaldığı o son noktada kendisinin muaf tutulmayacağını bile bile Allah'ı tanımak istemeyenin, Allah'ın emirlerine uymayanın, barıştan söz etmesi ne kadar anlamlı olabilir? İbadetlerle, dualarla, ahlaki bir hayat yaşamak huzurdur, barıştır. İnsan en başta kendisiyle ve Yaradan'ıyla barış içinde olmalıdır.
Sayfa 79 - Az KitapKitabı okuyor
105 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.