Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Profil
312 syf.
7/10 puan verdi
Hollandalı Van Mitten ve yardımcısı, İstanbul'da ki Keraban Ağa'nın yanına gelir. Geldikleri zaman ramazandır ve kitapta Osmanlı dönemindeki ramazandan kısa bir şekilde bahsedilmiştir. Birlikte Karadeniz'e bir yolculuğa karar verirler. Ama Ağa, kopru ücretini vermemek için Üsküdar a geçerken bile Karadeniz etrafından dolasiyordur. Bunun için ona inatçı lakabı takılmıştır. Boğaz, ona göre sadece haksız bir vergiyi vermeyi kabul edenler için mevcuttur. Bu arada Ağa'nın yigeni evlenecektir. Ahmet'in nişanlısı ve yardımcısından da bahsediliyor. Ağa; yigeni Ahmet, Van Mitten ve yardımcısı Karadeniz yollarına düşer. Ve yolcuların geçtikleri yerler ile ilgili değerlendirmeler var kitapta. Odesa'dan, Kırım'dan, Rusya'dan, orada yaşayan ırklardan vesaire...Bilmediğim terimler de açıklamalarıyla mevcut kitapta. Sonlara doğru İnatçı Ağa, zor durumlarda kalıyor. Ama bu kitabın ikinci cildi de varmış...
İnatçı Keraban 1. Cilt
İnatçı Keraban 1. CiltJules Verne · İthaki Yayınları · 2010408 okunma
Kalmuklar, birçok 'hotan'dan oluşan 'ulus'lara bölünmüştü. Bu hotanlar oraya buraya beylerinin isteğine göre kimi zaman bozkıra kimi zaman yeşil vadilere kimi zaman su kenarlarına kurulan belirli sayıdaki 'kibitka' ya da çadırdan oluşan seyyar köylerdir.
Reklam
...uzman olan bilim adamlarına bakılırsa bugün Asya ve Avrupa'nın nüfusunu oluşturan beyaz ırkın çıkış yeri, bu yarı Avrupalı yarı Asyalı topraklardır. Bundan dolayıdır ki bu ırka Kafkas ırkı adı verilir.
Kafkas sıradağlarının güneyinde kalan bölgeye Transkafkasya denir ki bu bölge sadece Türkiye ve İran ile sınır komşusudur. Bu sınırların kesiştiği yerde bulunan Ağrı Dağı Kutsal Kitaba göre Nuh'un gemisinin tufandan sonra karaya çıktığı yerdir.
Hâlâ imparatorluğun bazı pazarlarında Habeşistanlıların ya da Sudanlı zencilerin satıldığı görülse de kölelik büyük oranda kalkmıştı.
Yüzünü boyamak için ne bizmut beyazı, ne allık kullanırdı, ne de dudaklarını renklendirmek için sıvı kırmız boyası.
Reklam
Ne kaşlarına hanum sürer, ne kirpiklerini hul ile boyar, ne kına ile göz kapaklarına gölge yapardı.
Aşağı Tuna bölgesi bu humuslarla doludur ve bunlarla ancak gece yatağa, gündüzleri de gömleğe ve çoraplara nezleotu tozu serperek mücadele edilebilir.
"Feslerini çıkardıkları zaman" diyerek güldü Bruno, "tıpası açılmış şişelere benziyorlar".
Pera
Özellikle Avrupalılara ayrılmış olan bu semt, tepedeki selvi ağaçlarının oluşturduğu siyah perdenin üzerinden beyaz taş evleriyle seçiliyordu.
Reklam
Çölleri aşmış, buzulların üzerinde dolaşmış, balta girmemiş ormanlardan geçmiş nice insan tanırız; ruhlarında bütün bunları yaşadıklarına dair bir iz, bir kanıt arar, bulamayız.
Sayfa 259Kitabı okudu
"İnsanlık, azdan çok yapmasını bilen bir azınlık ve çoktan az yapmasını bilen bir çoğunluk olmak üzere ikiye ayrılmıştır."
Sayfa 259 - NietzscheKitabı okudu
"Doğanın yerine getirdiği en soylu görev, Tanrı'nın suretini yansıtmasıdır." Ralph Waldo Emerson, Doğa, (1836)
Sayfa 177Kitabı okudu
"Kimi anlar vardır, varlığımıza kazınır Kendini belli eder, önemini aklımıza kazır Yüce değerlerdir bu anlar... Yukarı taşır bizi, yükseklere çıkarır Yükseğe, daha yükseğe Düştüğümüz anda bile kaldırır Uzanan eliyle..."
Sayfa 159 - Wordsworth'un dizeleri...Kitabı okudu
Belki de mutsuzluğun kaynağı tek bir perspektifle hareket etmektir.
Sayfa 156Kitabı okudu
26 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.