" Eğer çocukların gelişmesini, gerçekten güçlenmelerini istiyorsak, o zaman dünyayı kurtarmalarını istemeden önce onu sevmelerine izin verelim. Belki de Thoreau " Ağaçlar başlangıçta ne kadar yavaş büyürse merkezleri o kadar sağlam olur ve bu insanlar için de geçerlidir." derken bunu kastetmektedir.
Hemen hemen hiç farkında olmadığımız acımasız bir hortlak üzerimize çökmüştur ve bu hayali trajedi kolayca hepimizin bildiği katı bir gerçeğe dönüşebilir.
Durduğum yerden insan denen bu yaratıkların söylediklerini dinliyordum. Şu sırtüstü durumunda bile olağanüstü bir soyluluk sergileyen bu koca hayvanı yok
etmekten, yalayıp yutmaktan, tadından filan söz ediyorlardı. Hem de hepsinden kat kat yaşlı olan bu hayvanı. En az yüz elli yıldan beri Karaiblerin şu camgöbeği yeşili sularında yüzüp duruyordur bu kaplumba.
Gelişme adına, sonunda sadece kaybetmeye mahkum olduğumuz böcekleri yok etme işinde, geçici bir rahatlık sağlamak için kendi insanlık dışı yöntemlerimizin kurbanı mı olacağız?
Dünyamız her ne kadar dev görünse ve insana karşı dayanıklı sanılsa da, yerküre üzerinde süregiden yaşam aslında kırılgan bir sistemdir. Gezegenimiz, güneşin yaydığı sıcaklık ve atmosferin sağladığı koruma sayesinde yaşayabilen, karmaşık ilişkiler ağı içinde birbiriyle bağlantılı organizmalarla doludur. Dünyadaki sistemlerin ne kadar ince
İnsanoğlunun kaynağını unuttugu hatta varlığını sürdürmesi için en elzem gereksinimlerini göremediği bir çağda diğer kaynaklarla birlikte suda ademoğlunun kayıtsızlığın kurbanı olmuştur.