Allah, gökleri ve yeri yaratandır, semadan yağmur indirip onunla sizin için rızık olarak meyve (ve mahsul)ler çıkarandır, emri ile denizde akıp gitmesi için gemileri istifadenize veren, ırmakları da istifadenize verendir.
İbrahim/32Kitabı okuyor
Hadid 10) Siz göklerin ve yerin mirası Allah'ınken nicin Allah yolunda harcamıyorsunuz?
Gercekten inanan insanlarsaniz neden Allaha guvenmiyorsunuz ?
Kur'ân-ı Hakîm ve Açıklamalı Meali
Kelamın sahibi olan Allah'a saygı
Mushaf'ın dışı olan kapağına ve yapraklarını bile ancak temiz olarak dokunabildiğine dışı dahi böyle korunduğuna göre onun içi demek olan derin manaları da yüceliğinden ve değerinden ötürü kirli kalplere tamamen kapalı,sadece her türlü pislikten arınmış Allah'a sonsuz saygı ve tâzim nuru ile aydınlanmış kalplere açıktır
Demek ki her el Kur'an'a dokunamaz, aynı şekilde her dil de onu okuyamaz her kalp de onun manalarını kavrayamaz
Sayfa 60Kitabı okuyor
İlim Kapısı
Bir yoruma göre,
يَا بَنِي آدَمَ قَدْ اَنْزَلْنَا عَلَيْكُمْ لِبَاسًا يُوَارِي سَوْاتِكُمْ وَرِيشًا وَلِبَاسُ التَّقْوَى ذَلِكَ
"Ey âdemoğulları! Size ayıp yerlerinizi örtecek giysi, süslenecek elbise yarattık. Takva elbisesi daha hayırlıdır" (A'raf 7/26) âyetinde geçen "giysi" den maksat ilimdir; "süslenecek şey"den maksat yakîndir yani şeksiz kesin imandır; "takva elbisesi"nden maksat ise hayâdır.
(Onlar) Allah’ın nurunu (güya) ağızlarıyla söndürmek istiyorlar. Halbuki Allah, kâfirler hoşlanmasa da nurunu (İslâm dinini) tamamlayacak (gayesine ulaştıracak)tır.
Saff/8Kitabı okuyor
Allah’ı unuttuklarından dolayı, (Allah’ın da) kendilerini kendilerine unutturduğu kimseler gibi olmayın. Onlar, yoldan çıkan kimselerdir.
Haşr/19Kitabı okuyor
"Kur'an'ın doğru anlaşılmasının olmazsa olmaz koşullarından biri, onu peşin bir fikre ve ön yargıya kapılmadan okumaktır. Çünkü peşin fikirlilik insanı gerçeği bulmaktan alıkoyabilir."
Gizliyi de âşikârı da bilendir. (O) mutlak galiptir, hüküm ve hikmet sahibidir.
Tegâbün Sûresi / 18.AyetKitabı okuyor
26 Dikkat edin (can) köprücük kemiklerine dayandığı zaman,
27. “Kim çare bul(up şifa ver)ecek?” denilir.
28. Artık (can çekişen), hakikaten bir ayrılış olduğunu anlayacak,
Kiyâme Sûresi / 26.-27.-28.AyetKitabı okuyor
Kur'an-ı Kerim Şifadır
KUR’AN-I KERİM ŞİFA KAYNAĞIDIR
Kur’an-ı Kerim, hasta gönülleri tedavi eden manevi bir şifa kaynağıdır. Kur’an’ın getirdiği din hak dindir, çağırdığı yol en doğru yoldur. İçindeki şifa membaı öğütlerini gören, yüreklere şifa olan ayetlerini okuyan bir kimse onun ne güzel bir rehber olduğunu rahatlıkla anlayabilir. Nitekim bir cana kıymanın bütün canlara kıymak kadar büyük bir günah olduğunu Kur’an’dan öğrenmedik mi? Yetimin hakkını gözetmeden; anne-babamıza, akrabamıza ve komşumuza iyi davranmadan; iyilik ve takvada yarışmadan; salih ameli kuşanmadan Allah’ı razı edemeyeceğimizi yine Kur’an’dan öğrenmedik mi? Kur’an-ı Kerim, kalplerdeki şirk, nifak, inkâr, sapkınlık, cehalet gibi hastalıklara şifadır. Şeytanın telkinlerine, nefsin aşırı isteklerine, cimriliğe, kıskançlığa, kin ve öfkeye karşı şifadır. O, toplumların yapılarını zedeleyen, güven ve huzurunu bozan ahlaki ve sosyal hastalıklara karşı da şifadır. O hâlde, manevi hastalıklarımızdan şifa bulmak için açalım zihinlerimizi ve gönüllerimizi Kerim Kitabımıza.
Diyanet İşleri Başkanlığı