s

Serhend dergisi ♡

0 üye
Ali Bağcı
Hz. Aişe (r.anha) validemiz "Ömer anılınca adalet anılmış olur, adalet anılınca Allah anılmış olur, Allah anılınca da rahmet iner" (İbn Asâkir, Târîhu Medîneti Dimeşk, 44/380) buyurarak Hz. Ömer'in (r.a) en belirgin vasıflarından biri olan adalet vasfına vurgu yapmıştır.
Sayfa 40
Hazreti Ömer
Hz. Ömer (r.a) gerek halife olmadan önce gerekse halifelik zamanında İslam ve müslümanlar için yaptığı birçok hizmetle akla gelir. Örneğin müslümanlar İslam'ın ilk yıllarında Mekke'de büyük zorluklar çekiyor, gizlice ibadet ediyorlardı. Hz. Ömer (r.a) müslüman olduktan sonra ilk defa Kâbe'de topluca namaz kıldılar. Hz. Ömer (r.a) Hz. Ebû Bekir'in (r.a) hilafeti esnasında, dağınık halde olan ayetlerin kaybolabileceği hususunda uyarıda bulunmuş ve ayetlerin toplanmasını önermiştir. Hicri kullanılmaya başlanması, cemaatle teravih namazı kılınması, Irak, İran, Azerbaycan, Suriye, Filistin, Mısır gibi ülkelerin fethedilmesi ve sayamayacağımız daha birçok hayırlı faaliyet onun vesilesiyle gerçekleşmiştir.
Sayfa 41
Reklam
Hazreti Ömer (ra)
Bir toplumun geleceği ve yarınlara bıraktığı en büyük miras çocuklardır. Onların hem dünyevi hem uhrevi işlerde güzelce eğitilmesi en önemli sorumluluklardandır. Çocuklara gereken eğitim ve terbiyeyi vermeyen toplumlar yıkılmaya ve yozlaşmaya mahkûm olurlar. İşte bu durumun ziyadesiyle farkında olan Hz. Ömer (r.a) efendimizin Medine-i Münevvere'de çocuklara yönelik uyguladığı eğitim faaliyetleri de çok önemlidir. Zira o, hür ya da köle ayrımı yapmaksızın her çocuğun eğitim almasına olanak tanımıştır. Onların okuma yazmaları, Kur'an-ı Kerim öğrenmeleri, Arap diline, şiir ve atasözleri gibi çeşitli ilim dallarına hakim olabilmeleri, yüzme, binicilik, atıcılık gibi dallarda eğitilmeleri için görevliler tayin etmiştir. Hatta eğitim alan çocuklara devlet hazinesinden maaş bağlatarak eğitim faaliyetlerinin desteklenmesine katkı sunmuştur.
Sayfa 41
Yunus Emre Aydın
"Mecaz, alimin elinden cahilin eline düşerse hakikatten ayrılır ve hurafelere kapı açar."
Sayfa 43
İç dünyayı Hâcegân yolunun nisbetiyle mamur etmek, dış dünyayı da Peygamber Efendimiz sallallahu aleyhi vesellemin zahirî sünnetleriyle donatmak gerekir. Asıl iş budur, gerisi boş hayallerdir. İmam-ı Rabbânî kuddise sırruhu
Sayfa 41
"Şeriat üç esastan oluşur: ilim, amel ve ihlas. Bu üç parça tam olarak yerli yerine oturtulmadıkça şeriatın gereği de layıkıyla yerine getirilmiş olmaz. Şeriatın gereklerinin yerine getirilmesi durumunda da dünyevi ve uhrevi bütün saadetlerin üstünde olan Allah'ın rızası gerçekleşir. 'Allah'ın rızası ise hepsinden büyüktür.' (Tevbe, 72) Bu sebeple şeriat dünyevi ve uhrevi bütün saadetlerin teminatı olmuş ve şeriatın dışında ihtiyaç duyacağımız hiçbir şey kalmamıştır.
Sayfa 43
Reklam
42 öğeden 31 ile 40 arasındakiler gösteriliyor.