Uzun kış gecelerinin vazgeçilmez eğlencelerinden olan tekerlemeler, aynı zamanda bilimsel dil çalışmalarında da önemli yer tutar.
Gerek tiyatral etkinliklerde, gerekse güzel ve kusursuz konuşma çalışmalarında temel olarak tekerleme egzersizlerine yer verilir. Bu nedenle tekerlemeler, bir yönüyle geleneksel Türk edebiyatının ana ögelerinden birini
Elif değnek gibi.
Be börek gibi; Te de ona benzer, Se de ona benzer.
Cim’in karnı yarık; Ha da ona benzer, Hı da ona benzer.
Dal semer kaşlı; Zel de ona benzer.
Bu tarlaya bir şinik, kekere mekere ekmişler.
Bu tarlaya da bir şinik kekere mekere ekmişler.
Bu tarlaya ekilen bir şinik kekere mekereye boz ala boz başlı pis porsuk dadanmış.
Bu tarlaya ekilen bir şinik kekere mekereye de boz ala boz başlı pis porsuk dadanmış.
O tarlaya ekilen bir şinik kekere mekereye dadanan boz ala boz başlı pis porsuk diğer tarlaya ekilen bir şinik kekere mekereye dadanan boz ala boz başlı pis porsuka demiş ki:
“Sen ne zamandan beri bu tarlaya ekilen bir şinik kekere mekereye dadanan boz ala boz başlı pis porsuksun?”
O da ona cevaben:
“Sen ne zaman o tarlaya ekilen bir şinik kekere mekereye dadanan boz ala boz başlı pis porsuksan, ben de o zamandan beri bu tarlaya ekilen bir şinik kekere mekereye dadanan boz ala boz başlı pis porsuğum” demiş.