Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Kübra Aksoy

1047. Şeylerin iki yüzü: görünürde doğru dürüst bir insan gerçekten şerefli ve namuslu olabilir; aynı zamanda normalde pekçok kuralı ihlal etme kapasitesine sahip fakat bunu korkusundan veya zayıflığından yapmayan korkak bir küçük burjuva da olabilir. Kimi insanlar başka insanların macera dolu hayatlarını hasetlerinden, kendilerinin güçleri yetmediği den dolayı yargılar. Zayıf insan bu hasetinin farkında değildir ve bunu ahlak olarak görür ki, hiçbir surette değildir. Bir zayıf diğeri güçlü fakat ikisi de ahlaklı olan iki insan, dışarıdan bakıldığında aynı davranırlar. Mesela içki içmezler veya zina yapmazlar; fakat birisi bunu arzu eksikliğinden veya sonuçlarından korktuğu için yapmazken diğeri prensip gereği, Arzusunu kontrol altında tutabildiği için bu eylemlere yanaşmaz. Dışarıdan bakıldığında ikisi arasındaki farkı görmek zordur; fakat kesin olan bir şey vardır: ancak bu ikincisi ahlaktır. Birincisi ise zayıflıktır ve zayıflık erdem değildir.
Sayfa 81 - Dine ve ahlaka dairKitabı okuyor
Reklam
759. İnsanın haysiyeti, Allahın onu emirlerine ve yasaklarına layık bulmuş olmasında yani onun sorumlu tutmuş olmasını yatmaktadır.
Sayfa 81 - Dine ve ahlaka dairKitabı okuyor
Tanrı ahlaklı davranışın anlamlılığının garantisidir.
Sayfa 80 - Dine ve ahlaka dairKitabı okuyor

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Kötülüğü defetmek için ilk şart, onun kötülülük olarak anlaşılmasıdır.
Sayfa 77 - Dine ve ahlaka dairKitabı okuyor
90. Kanunlara itaat eden her düzgün insanın mutlaka ahlaklı bir insan olması gerekmez. Davranışlarındaki resmi doğruluk, bir alışkanlık ya da korku eseri de olabilir. Alışkanlık hele de korku, ahlaki değildir. Yalnızca bilinçli bir şekilde davranmak gerçek anlamda ahlakidir. Nasıl oruç tutmak veya namaz kılmak için bilinçli bir karar vermen gerekiyorsa, iyi ve dürüst davranmak için de bilinçli bir karar vermiş olmam gerekir. böyle bir kararı vermek içinse o ikinci olanağın da açık olması gerekir hadım edilmiş birisi bir ahlak timsali değildir ve zaaf erdem değildir.
Sayfa 76 - Dine ve ahlaka dairKitabı okuyor
Reklam
Allahım ne büyüksün ve yarattığın bu dünya da ne büyük!
Sayfa 72 - Hayata, insanlara ve özgürlüğe dairKitabı okuyor
3473. Yıldızlı gökyüzü insanı haysiyeti konusunda uyarmaktadır. Bu büyük sırrın altında insan nasıl alçaklıklar yapabilir? Nasıl akıl etmez? Altında insanlık tarihinin, trajedi veya komedilerin aktığı bu muhteşem semaver uyarıcı değil midir? Şair onu şöyle görür: Ey insanoğlu, dikkat et Küçük yürüme Yıldızların altında. (Antun Branko Simic)
3085. Dünyayı reddederek galip gelmek mümkün değildir. Bu ancak kabul ederek mümkün olabilir. Doğrusu, dünyayı kabul etmek, değiştirmenin ve ona galip gelmenin ilk şartıdır.
Sayfa 66 - Hayata, insanlara ve özgürlüğe dairKitabı okuyor
Biz düşündüğümüz veya istediğimiz değil, olduğumuz kimseyiz.
2354. Ruh da beden gibi acır. Bazı günler, tıpkı fırtına öncesi eski yara izlerinin sızlaması ve hayat boyu topladığınız ve bir an unuttuğumuz darbelerden dolayı kemiklerinizin ağrıması gibi ruhun üzerindeki tüm yara izleri, zamanla sinmiş olduğunu düşündüğünüz o eski acılar bir anda “parlayıverir.“ o moraliniz düşüktür, kendi kendinizle kalırsınız; hiçbir şeyin kaybolmadığını, yok olmadığını, özellikle de acıların ve kötü anıların kaybolmadığını hatırlatmak için yarara açılan ruhunuzla uğraşırsınız. O acılar ve anılar bir süreliğine siner, bilinmez bir derinliğe doğru çekilir, tıpkı şimdi çekilecekleri gibi. Artık gözleriniz tekrar ışık almaya başlayacak. Gelecek sefere kadar.
Sayfa 59 - Hayata, insanlara ve özgürlüğe dairKitabı okuyor
Reklam
2215. Aklım sürekli tereddüt içinde ve sorguluyor; fakat kalbim her zaman dinin yanında olmuş ve öyle de kalmıştır. Mutlu anlarım hep aklım ile kalbimin birbiriyle uzlaştığı anlar olmuştur.
Sayfa 58 - Hayata, insanlara ve özgürlüğe dairKitabı okuyor
2324. Her şeyi yaşayıp dayandığında, yüzlerce kez düştükten sonra tekrar ayağa kalktığında, sahte umut ve avuntulardan vazgeçerek, gerçeklerle dişini sıka sıka yüzleştiğinde, işte o anda anlıyorsun ki hayatın bütün anlamı kötülük ile mücadele etmekte. Bu mücadelede yapılabilecek çok az şey vardır fakat geriye kalan tek şey mücadele etmektir. Onun dışında mutlak bir çöküş ve sonsuz bir ölüm vardır.
Sayfa 59 - Hayata, insanlara ve özgürlüğe dairKitabı okuyor
1951. Tecrübe yoksa bilgelik de olmaz. Akıllı insanın başkasının tecrübesinden, delinin kendi tecrübesinden yararlandığı doğruysa; o halde gençlikteki delilik, yaşlılıktaki bilgeliğin koşuludur sonucu ortaya çıkar. Bundan hareketle, genç akıllıların gerçek bir bilgeliğe erişmediği, ona yalnızca gençliğinde ne çok bilge ne de çok hesapçı olanların ulaşabileceği sonucuna varılır.
Sayfa 54 - Hayata, insanlara ve özgürlüğe dairKitabı okuyor
1864. Arzusuz bir hayat düşünülebilir mi? hayat ve arzu aynı şey değil midir?? Bir arzuyu zapt etmek istediğinde bile bu yine bir arzudur. Düşünce ve arzu durdurulamazdır.
Sayfa 51 - Hayata, insanlara ve özgürlüğe dairKitabı okuyor
1780. Hazreti Yahya şeytana insanlar üzerindeki hakimiyetinin en güçlü olduğu zamanı sorunca şöyle cevap verdi: “tok olduğu zaman.“
Sayfa 47 - Hayata, insanlara ve özgürlüğe dairKitabı okuyor
730 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.