Yıldız Tilbe hanımefendi,şarkılarınız kalbimi kırıyor fakat bunu bilerek yapmadığınız için,her şey içten geldiği için size küsmüyorum.
Şimdi yırtılmış bir anı defterinde kaldı adın..
Sözlerim de tutsak, kırık bir kalem ve gönül
Geçmiyorsun içimden artık
Şarkılara da küsmüyorum
Sebepsiz düşünmüyorum seni
Hatta hiç aklıma gelmiyorsun
Dünya dönüyor ve sen yoksun
Zaman değişiyor
Gözlerimdeki yaşlarda
Korktuğum gecede, sözlerimde
En çok da sessizliğimde
Ay var, yıldızlar var
Zifiri bir karanlık
Çıkmazdayım
Sondayım...
youtu.be/4TX7w2eCu4c
Kimseye küsmüyorum artık,
darılmıyorum, gücenmiyorum, gönül koymuyorum...
Ne küsecek kadar değer veriyorum, ne darılacak kadar hayatımda yer...
Ne gücenecek kadar güveniyorum ne de gönül koyacak kadar seviyorum.
Hayır; küsmüyorum hayata! Sandığınız gibi değil.
Biraz canım sıkkın hepsi bu.
Topacı elinden alınmış çocuk gibiyim; özlüyorum sadece kaybettiğim oyunu...
Umutluyum ama! İsterseniz bakın gözlerime; ışıl ışıl.
Hep güzel şeyler düşünüyorum... Aydınlık yakın.
...Biri tutuyor elimden, BABAM ..
Diyor ki; "Sabret!"
Bende var olan şey mutsuzluk değil; bir parça sükûnet. 🦋
Önceden olsa bi hevesim bi gücüm vardı sanki yaşamaya. Ama şimdi nasıl desem benden esirgendikçe istediklerim, heveslerim kaldıkça şuramda. İstemiyorum, bakmıyorum, kızmıyorum. Sandalyenin ayaklarını sürümüyorum. Küsmüyorum, beklemiyorum kimseden bi şey. Kollarımı bağlayıp iki yana yüzümü çevirmiyorum. Öylece ziyan oluyorum.
Kimseye küsmüyorum artık,
darılmıyorum, gücenmiyorum, gönül koymuyorum...
Ne küsecek kadar değer veriyorum, ne darılacak kadar hayatımda yer...
Ne gücenecek kadar güveniyorum ne de gönül koyacak kadar seviyorum.