Bir tren boyu yol gittim,
Kitaplar dolu vagonlarda,
Süsen ardından geçer,
Bulutlar buselerden,
Güzele sarılmış evlerin arasından...
Yolun ucunda derviş buldu beni,
Benim yazdığım bir hikaye.
Akvaryumdaki Balıklar
"Hala bir iş bulamadın mı," diye sordu erkek kardeşi. "Hayır," cevabını verdi. Kısa süreli sıkıntılı bir suskunluk oldu devrisine. Rekabet ölümcüldü ama sıkıntı tek taraflıydı. Beriki, hayatın olağan akışına uygun bir şekilde ve sanki kardeşinin keyifsizliğinden haz
Bir yazım vardı, yaklaşık 3 sene evvel yazdığım.
Altından ismim silinip o kadar kişiye atfedildi ki, artık "anonim" bir hale geldi. Gelsin gelmesine de, neredeyse kırpa kırpa çeyreğini bırakmışlar.
Bari bunu yapmasaydınız diyerek yazımın orjinal halini yıllar sonra sizinle paylaşayım.
Beynimiz de bir algı var "sapık" dendiği
Bir yazım vardı, yaklaşık 3 sene evvel yazdığım.
Altından ismim silinip o kadar kişiye atfedildi ki, artık "anonim" bir hale geldi. Gelsin gelmesine de, neredeyse kırpa kırpa çeyreğini bırakmışlar.
Bari bunu yapmasaydınız diyerek yazımın orjinal halini yıllar sonra sizinle paylaşayım.
Beynimiz de bir algı var "sapık" dendiği
Beynimiz de bir algı var "sapık" dendiği zaman sadece akla erkek gelir..
Oysa sapık kadınlar da yok mudur toplumumuzda?
Çok garip geldi değil mi okuyunca "sapık kadınlar"(!)
Şimdi tasavvur edelim;
Bir erkek düşünün ki avret mahallini iyice belli edecek tarzda çok dar bir pantolon giyse, kalçası ve mahrem uzuvları belli olsa
Şuanı nasıl tasvir edebilirim bilmem
Her zaman sıradanlaşan meseleleri
Ben sevince kaçan sevmeyince havalara giren kadınları
Doğrusunu öğrenemediğim aksine üstüne binlerce katladığım yanlışları
Zoru görünce edebiyata kaçışlarımı karşılayacak güzel bir tasvir arıyorum
Lâkin zor bir şey değil ama yok, yok işte...
İçi çürümüş bir adamı kıyı köşeye