Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
“Ölmek, doğaya olan borcumuzu, vergimizi ödemek demektir: Anılarımızı ebedi kılacak mezarlar ve anıtlarla öderiz borcumuzu ve içlerindeki en mağrur piramit, zenginliğin ve bilimin başyapıtı, şimdi doruğundan yoksun; kopuk başıyla süslüyor gezginlerin ufkunu.”
Sayfa 358 - Yapı Kredi Yayınları, 2018, VI.Basım
Felsefenin her konuda söyleyeceği güzel bir söz vardır,—Ölüm konusunda ise bir kitap dolusu.
Sayfa 358 - Yapı Kredi Yayınları, 2018, VI.Basım
Reklam
Artık eminim ki, entelektüeller dünyasına açılan bir kuzeybatı geçidi var; insan ruhunun işlemesi için, kendini bilgilendirip eğitmesi için bizim bildiğimizden farklı, sandığımızdan kısa yollar olmalı. —Ah, ama, heyhat! Her tarlanın yanı sıra akan bir ırmak yoktur, onu besleyecek sular bulunmaz her zaman; —her çocuğun, ne yazık ki ona yol gösterecek bir ebeveyni olmayabilir.
Reklam
Bazıları şöhretlerini pireleri deve yapma sanatına borçludurlar.
Hiçbir şeyden korkmuyorum, yanlış bir şey yapmaktan korktuğum kadar.
Şimdilik duyular arasında ancak gözlerin ruhla, en kısa yoldan ilişkiye geçebileceğini söylemekle yetinelim. —Gözler daha zarif bir okşama sağlar ve düş gücümüz üzerinde sözler kadar kolay ifadelendirilemeyen bir şeyler bırakır, —ya da,— bazen, var olanı da yok ederler.
Tasalardan, kaygılardan, aşk ve ıstıraptan, yaşamın tüm coşturucu ve kahredici buhranlarından arınmış olmaktansa, ertesi sabah yeniden yola koyulmak üzere akşamları hanına yorgun argın dönen bir gezgin olmak daha iyi değil mi?
Reklam
Felsefenin her konuda söyleyeceği güzel bir söz vardır, —Ölüm konusunda ise bir kitap dolusu.
Bazı fikirlerin belli uzantıları bizlerde, gözlerimizin ve kaşlarımızın çevresinde, kimi izler bırakır; yüreğimizin bir yerinde, bu belli belirsiz izleri güçlendiren bir bilinç vardır ve onları bir sözlüğe başvurmaksızın görür, heceler ve okuruz.
Söyleyin bana, ey bilenler, biz hep böyle hacmi artırmakla yetinip esasa hiçbir şeyler katmayacak mıyız? Biz hep böyle, tıpkı eczacıların karışımları bir potadan ötekine aktardıkları gibi birini öbürüne aktararak mı yeni kitaplar yazacağız? Biz hep aynı sicimi aynı yönde bir çözüp bir düğümleyecek miyiz? Aynı hızda ve daima?
Sancho Panza gibi kendi krallığımı seçme imkanım olsaydı, deniz kıyısında bir krallık —ya da sırtlarından para kazanmak için zencilerin yaşadığı bir krallık seçmezdim —hayır, canü gönülden gülen insanların yaşadığı bir krallık seçerdim: Safravi ve daha kasvetli tutkuların kanda ve salgılarda düzensizlik yaratarak insan bedeni üzerinde olduğu kadar politik beden üzerinde de kötü etkiler yarattığını —ve bu tutkuları yalnızca faziletin yönetip akla tabi kılabileceğini düşündüğüm için— duama şunu eklemek isterdim: tanrı tebama AKIL ve NEŞE bahşetsin: O zaman ben bu göğün altındaki en mutlu kral, onlar da en mutlu halk olurduk.m
İnsan hayatı nedir ki! Bir taraftan bir tarafa —bir kederden ötekine geçmek değil mi?— bir derdin üstüne kilit vurup —bir başkasını açmak!
Geri199
1.500 öğeden 1.486 ile 1.500 arasındakiler gösteriliyor.