Bosna savaşı zamanlarını hatırlıyorum 17 yaşındaydım o zamanlar TV den izlerken bile uzaktan canımızı acıtabiliyorsa onlar neler yaşadı düşünemiyorum bile. Bu kitapta Bosna savaşından kurtulan kendi acılarıyla başbaşa kalan bir genç kız hakkında
Adelise 95 srebsenitsa savaşından kurtulmuş, büyük yaralarla Türkiye ye gelmiş meyhaneci alexo ustanın yanında kendi benliğinden başka hiç birşeyin kalmamış, pişmanlıklarıyla tek başına kalmış sadece kabuğu kalmış gibi hisseden erkek kılığına girmiş bir kadındır. Sevdiği erkek tarafından
ihanete uğramanın acısı hala içinde yaşıyor.
Bir gece meyhaneye gelen rodoplu tarafından işe alınarak Bursa'ya onun çiftliğine gider.
Adelise burada hem geçmişiyle başa çıkmaya çalışırken rodoplu ve ailesiyle aile kavramını öğrenmeye ve yavaş yavaş aşkı tatmaya başlar.
Kendisiyle hesaplaşması kendini affetmeye çabalaması, o zamanda yaşananların hüznü, acısı hepsini yaşatıyor bize. Hüznün yanında komedi yokmuydu ondan da bol vardı. Hele Erdem'le yaşanılan o aseton sahnesi çok güldüm.
Güzel bir kitap dı zambak baharı. Yazarımın kalemini zaten seviyorum bu kitapta da bir daha görmüş oldum.
