Yalnızdım, daima yalnız başımaydım zaten. Evde en çok kitap okuyarak vakit geçiriyordum. Böylelikle, içimdeki duyguları dış etkilerle bastırmaya çalışıyordum. Dış etkiler derken kitap okumayı kastediyorum. Yapabildiğim tek şey, okumaktı.
"Yanlış yolun karanlığından
Kandırıp ateşli sözlerimle
Alçalmış ruhunu kurtardığında
Derinden acı çekecek
Seni saran utancı.
Lanetledin pişmanlık içinde.
Unutkan yüreğimi
Cezalandırmak için anılarla
Benden olup biteni
Anlatırken bir bir
Aniden yüzünü kapadın ellerinle
Ruhunda başlayan isyanla
Utançla ve dehşet içinde sarsılarak
Gözyaşların boğuldun."
N. A. Nekrasov'un bir şiirinden.
Ben sizinle önemli meseleler konuşurken, siz beni dikkate almıyorsanız, öyle olsun, yalvaracak değilim. Benim daima gidebileceğim bir yerim var -yeraltım- o bana yeter.
Eskiden sevdiğim bir insanın az önce mutlu bir haberini aldım eskiden olsa onun mutluluğuyla mutlu olurdum şimdi ise hiçbir duygu hissetmedim ve bu çok garip duygulara davetiye verdi. Anlar mısınız hocam...