Kaçımız anne babalığı tehlikeli bir yola benzetmişizdir.? Aile olmak uygun ortamı sağlamak aslında hiç de kolay bir şey değildir.Sağlıklı düşünebilen , çocukları için doğru olanı yapabilen veya davranışlarıyla bunu sergileyen kaç aile vardır ? Günümüz ebeveynlerinde gözlemlediğim genel itibari ile şımartılmış, her istediği yapılan , çocuğu için
"En doğru yasa bizi özgürlüğe götürecek olandır," ..."Başka hiç bir şey değil."
Richard Bach- Martı Jonathan Livingston
Arkadaşlar bugün farklı bir şey yaptık, evde olmadığımdan dolayı küçükler(kardeşlerim) kurayı çekemedi. Ama onun yerine sitede tanıştığım çok değerli bir arkadaş yardımcı oldu.
Kim ne derse dersin 1k için, buradaki çok iyi okurlar sayesinde çok şey öğrendim. Bilgileriyle, okuduklarıyla, fikirleriyle, incelikleri ve nezaketleriyle, kelime dağarcıklarıyla çok şey kattılar bu ortama. Bana iyi okurlar lazım zaten:) Gözden kaçırdığım çok okur arkadaş vardır. Yardımcı olun lütfen. 👍
Cevriye bir hayat kadınıdır. Her gün bir veya birkaç adamla birlikte olup, hayatını kazanmaktadır. Yine böyle bir gün birlikte olduğu adam tarafından çok kötü dövülerek gecenin bir yarısında sokağa atılır.Baygın bir vaziyette kaldırımda yatarken bir adam bunu fark eder ve yardımcı olmak için kaldırmaya çalışır. Cevriye baygındır, her yeri yara
Lütfen çok dikkatle okuyunuz.
Mangal yaparken aniden Sinem’in ayağı takıldı ve düştü. Hemen ambulansa haber vermek istedilerse de Sinem buna karşı çıktı – kendisini iyi hissettiğini ve düşmesine sebep olarak da ayakkabılarının yeni olduğunu gösterdi.
Biraz titrek ve solgun göründüğünden, arkadaşları üstünü başını temizlemesine yardımcı oldular
(Okuyucudan özür dileyerek..)
"Kötü kitap yoktur, kötü okuyucu vardır.." klişe iddiaya da itirazla...
Kitap(!) inceleme için değmezdi gerçi, zaten 1K listesinde de yoktu..
Ama nasıl olduysa, site yönetimince kitap kabul edildiğinden olsa gerek artık var ve bu şeyi bu mecraya da sokmaya başaran yazar(!)'ın (laf aramızda) hayli
"Siz Julie olmalısınız", dedim.
"Nasıl yardımcı olabilirim?"
Çok iyi. Pratik düşünceli bir kişi. "Evet, bana lütfen ekranı nereye bağlayabileceğimi gösterin lütfen."
"Aa", dedi. "O halde siz kesin profesör Tillmann olmalısınız. Gelebilmenize çok sevindim."
Bana elini vermek istedi, ama ben bir işaretle geri çevirdim. "Ekran bağlantı yeri, lütfen. Saat 18:58."
"Rahat olun", diye yanıtladı. "Biz yediyi çeyrek geçe olmadan başlamayız hiç. Bir kahve ister misiniz?"
İnsanlar kişilerin zamanına neden bu kadar az değer verir? Şimdi kaçınılmaz olarak smalltalk(havadan sudan sohbet) yapmamız gerekecek. Oysa evde bir onbeş dakika daha aikido çalışabilirdim.