Halide Edip Adıvar, Mehmet Akif Ersoy, Kazım Karabekir, Bediüzzaman Said Nursi gibi birçok bilinmiş kişilerin o dönemde M.kemal'e neden yüz çevirdiğini, farklı istikamette yol aldığını güzel ve akıcı şekilde mevcut hatıratlarla nakletmiş yazar.
İstiklâl marşı şairi Mehmed Âkif vefat ettiğinde cenazesinde bir tek devlet adamı bulunmadığı gibi, hiçbir resmi merasim yapılmamış, hükümet cenazeyle hiç ilgilenmemişti. Tabut iki hamalın sırtında getirilmiş, Bayezid yakınındaki Emin Efendi lokantasının önüne konulmuştu. Durumu öğrenen üniversite gençliği akın akın cenazenin olduğu yere koşmuş, tabutun üzerini bayrakla örtmüş, daha sonra alıp Bayezid camiine getirmişti.
Üniversiteli gençler cenaze namazını kıldıktan sonra Âkif'in naaşını omuzlar üzerinde Edirnekapı şehitliğine götürmüş ve oraya defnetmişlerdi.
Kitapla ilgili söylenecek çok şey var. Her şeyden önce yakın tarihte bu kitabın, çileli bir macerası var...
Çıkardığım iki kesin sonuç var kitaptan;
1.Bizi, silah kuvvetiyle parçalayamayan muvaffak olamayan düşmanlarımız, bizi fikir kuvvetiyle, fikir ayrılıklarıyla bölmüştür. Ve bunun yaraları günümüzde de gözle görülür şekilde mevcut durumdadır...
2. Siyaset her zaman kirliydi...