"Bu işin nasıl devam edeceğiyle ilgili gerçekten, ama gerçekten korkuyorum. Çoğu insanın benim gibi yaşamanın olabilecek en kötü şey olduğunu düşündüklerini biliyorum. Ama daha kötüsü de olabilirdi. Kendi kendime nefes alamayabilirdim, konuşamayabilirdim. Dolaşım yollarıyla ilgili sorunlar çıkabilirdi. Belki bacaklarımın kesilmesi gerekebilirdi. Belirsiz bir süre hastaneye yatmam gerekebilirdi. Buna yaşamak diyemeyiz, Clark. Ama ne kadar daha kötü olabilirdi diye düşündüğümde bazı geceler yatağımda uzanıp gerçekten nefes alamadığım zamanlar oluyor.
Ve biliyor musun? Kimse bunları duymak istemez. Kimse korkularından, acından veya aptal bir enfeksiyondan ölmekten korktuğunu duymak istemez. Kimse bir daha sevişemeyeceğini bilmenin nasıl bir şey olduğunu bilmek istemez. Kendi ellerinle yaptığın yemeği yiyemeyecek olmanın, kendi çocuğununu tutamayacak olmanın nasıl bir şey olduğunu bilmek istemez. Kimse bazen ne kadar klostrofobik hissettiğimi bilmek istemez. Bu sandalyede otururken bir günü daha onunla geçireceğimi düşününce bazen deli gibi bağırmak istiyorum. Annemle ilişkim pamuk ipliğine bağlı ve hâlâ babamı sevdiğim için beni affetmiyor. Kız kardeşim onu gölgede bıraktığım için bana öfkeleniyor ve hastalığım yüzünden benden eskisi gibi nefret edemiyor. Babam sadece her şeyin geçmesini istiyor. Sonuçta işe iyi tarafından bakmak istiyorlar. Benim de olaylara iyi tarafından baktığımı görmeye ihtiyaçları var.
İyi tarafın olduğuna inanmaya ihtiyaçları var."