Alice'i konuşurken, sönmüş bir mumu yakarken, tabaklarla mutfağa koşarken, alnına düşen san saçlarını geri itişini seyrederken kendimi romantik nostaljiye kapılmış buldum. Romantik nostalji, sevgilimiz olabilecek ama şans eseri nedense olmamış kişiler gördüğümüzde ortaya çıkar. Alternatif bir aşk yaşamanın olasılığı, sürdürdüğümüz yaşamın, sayısız yaşamdan yalnızca birini yaşadığımızı anımsatır: Ve belki hepsini birden yaşayabilmenin olanaksızlığıdır bizi hüzünlendiren. Bir seçim yapma gereğini (ne kadar iyi olursa olsun), bir şeyi seçerek yitirdiklerimizin hüznünü duymadığımız günlerin özlemini duyarız.