Boşluğun içindeki boşluğa dönüştürüyor hayat seni.
Bizler ise, özlemden korktukça sevgiliyi beklemeye yüz çevirenler olduk. Bizler, bağlanmaktan korktukça ayrılıklara sarılanlardan olduk. Bizler, sonradan türettik al yazmasız, al yanaksız, arsız, umarsız ve bencil birliktelikleri. İnsana yaşama ve doğaya dair ne kadar güzel duygu varsa harcadık zamanla. Sevdiğini bir kere görmek için senelerce bekleyen nesillerin, "mesajları iletilmedi" diye dakikalarca öfkelenen kuşakları olduk. Ondandır doğal olanın bu kadar güzel gelmesi bizlere, bu kadar efsane olması ve geçmişe duyduğumuz bu derin hasret...
Heves, yere düşmeden de kırılabiliyor.
Sayfa 38Kitabı okudu
Körsem,
Senden gayrısına yoksam,
Bozuksam,
Can benim, düş benim...
Acaba biz dünyamızdaki özgürlüğün bitişini izleyen martılar mıydık?
Gün geldiğinde durman gerekirse, renklerinle dur. Geceyi kıskandır gerekirse bükülmek istediği yerde. Yıldızlar diz gecene,
taç yap sabahına. Gidenlere en güzel cinayet süsü işte...
