Şimdi kadın denince akla anne geliyor. Aile içine hapsediyorsunuz.Kadının hakları ailenin dışındada var.Ben bu ülkede Aile Bakanlığı değil Eşitlik Bakanlığı görmek istiyorum.
"Şu Azra'yı, kolun, ayağın, kendi vücudunun bir parçası saysana. Ne diye ayırıyorsun beni senden. Ben senin gibi arzumu gülünç olmak korkusuyla gizleyecek değilim"
Londra da, İstanbul da ya da Zap Suyu nun yanı başında, nerede olursa olsun, kadınları birbirine ortak edecek tek bir şey vardır: hayat. Sürmekte ve sürecek olan hayatın tartışılmaz emekçisi olmak…
Cumhuriyet gazetesindeki bir yazısında kadın haklarıyla ilgili en büyük devrimi İslamiyetin getirdiğini fakat yanlış yorumlarla Müslüman kadının en doğal haklarını yitirmiş olarak yaşamak zorunda bırakıldığını yazdı.