Ama mütevazı bir biçimde her şeyin yitip gittiğini bilen kişi, bahçesini cennete çeviren her insanın ne denli mutlu olduğunu, mutsuz olanın bile sırtındaki yükle güç bela yolunda ilerlediğini ve gün ışığını biraz daha fazla görebilmenin herkesi nasıl etkilediğini anlayan kişi; evet, o da mutludur, hem kendi başına bir yaşam sürebildiği için hem de insan olduğu için mutluluk duyar.
bir gece sabaha karşı
en kilitli kapılarım açılacak
yalnızlığımdan çıkıp gideceğim
ne sensiz kalırsam korkusu
ne kitaplarda okuyup altını çizdiklerim
ne alkol tutabilecek beni
ne ölüm taşı
Bazı gece yarıları uyanır, beni, kendisini seyrederken bulurdu. Yüzümü okşar, burnumu oynatır ya da göğsüme sokulur, yine uyurdu. İçim büyür, içimde dolunay olur, önünden ince bir bulut geçer, bedenim manzaraya dar gelir, burun direğim sızlardı.
Ben nereye gittimse bütün zulumlardı
Bütün açlıklardı kavgalardı gördüğüm
Kötülüklerin büsbütün egemen olduğu
Namussuz bir çağ bu biliyorsun
-Garson rakı getir
-Garsonun adı Hakkı