Merve
@mervvnr
"Temel ilke, Türk milletinin haysiyetli ve şerefli bir millet olarak yaşamasıdır."
-Mustafa Kemal Atatürk
Öğrenci
10 Ağustos
75 okur puanı
Ağustos 2022 tarihinde katıldı
Şu anda okuduğu kitaplar
Okuma Hedefleri
"Her diktatör bir vahşi hayvan mürebbisi ama kendisi de hayvanların en vahşisi."
"Başlamadan biten bir oyun bu, güldürmeyen, ağlatmayan bir oyun. Kader bazen çok ahmak bir rejisör. Biz de rollerimizi beceremiyoruz galiba."
"Sen yanmasan, buzlar erimez."
Okur Takip Önerileri
"Mazi yok, tarihimizi tanımıyoruz. Din ölüm yatağında. İnsanları bir araya getiren hiçbir ideoloji doğmadı. Nihayet dil de gitti elden!"
"Türk aydını yangından kaçar gibi uzaklaşıyor yurdundan. Hayır, kirlettiği bir odadan kaçar gibi. Unutuyor ki vatanı kenefe çeviren kendisi."
Ruef "Kapitalist olun, sosyalist olun; yalnız yalancı olmayın" diyor. Biz sadece yalancıyız.
"Ben ışık arayan, aydınlanmak ve aydınlatmak isteyen bir insanım. Politikanın kurtarıcılığına inanmıyorum..."
Hayata zincirliyiz kollarımızdan, zaaflarımızdan çakılıyız.
"Türk'ün kılıcı ülkeler fethederken, Türk'ün zekâsı da kelimeler fethediyordu. Ülkeler ne kadar bizimse, kelimeler de o kadar bizimdir."
"Sınırsız olan yalnız hayalleri ve acı kabiliyeti"
"Ne garip bir oyuncak şu insan! Yürür, konuşur ve acı çeker. 70 kilodur. Kendisine ve çevresine ait hiçbir şeyi bilmez. Bir nevi ıstırap makinesi. İplerini başkaları çeker..."
"Çok zaman kaybettim. Çok zaman ve biraz ümit. Yaşamak bu galiba.
İnsanları eskisi kadar sevmemek. İnsanları ve eşyayı. Galiba ölmek de bu."
Unutmak ölmek değil mi?
Düşünmek veya düşünmemek. Bu bir parça elimde. Ama unutmak ölmek değil mi? Önce öldürmek. Heyecanımızı, gençliğimizi, yani hayata mana veren her şeyi. Sonra yeniden başlamak. Unutmak, unutmaya çalışmak, korumaktır. Yara kabuk bağlayacak. Bunun için oyalanmak, oyuncaklar aramak, çirkin şey.
Ölelim, diyorsun. Yaşamazsak ölelim. Kendini bırakma ümitsizliğe, sen benim kuvvetim, sen beni hayata bağlayan neşe.
"Sana kavuşmak için senden ayrılmak zorundayım."
Tarihin sedası hoş olmaktan çok, gök gürültüsü gibi hacimli ve bitmeyen bir yankı gibidir. Geçen altı asır komşu yirmi küsur halkın ve en başta bizim tarihimizdir. Ona sıcak bir ilgi, bilimsel bir araştırma ve düşünce ile yaklaşmamız gerekir.
Osmanlı'nın tarihini ve kimliğini bilmek ve anlamak o kadar kolay değil; bütün etrafı, yani yeryüzünün en esaslı uygarlıklarını tanımamız lazım...Cahil bir milliyetçilik duygusu veya aşağılık duygusuyla karışık hastalıklı bir kozmopolitlik, yerini daha bilinçli bir tarih sevgisi ve anlayışına bırakır.