Kitaptan bahsetmeden önce, Michael Crichton'un kitaplarının her birinin konusu farklı olmasına rağmen böylesine kaliteli ve okurken o anki atmosferi size en derinden yaşatan bir yazar tarafından yazılmış bu kitapları okuyabilmek büyük bir şans.
Küre bu kitaplar arasında güzel bir şekilde bilim-kurgu, uzay ve denizaltı konularını birleşimi. Adım adım ilerleyen ama bu ilerleyiş durumunda tahminlerinizde çoğu zaman yanılabilirsiniz çünkü kitap sürprizlerle dolu. Bu da Michael Crichton kitaplarında alışılan bir durum.
Bir tarafta küre karşısında insanlar.
İYİ. MEMNUN OLDUM. BU ÇOK BÜYÜK VE GÖSTERİŞLİ BİR VARLIK.
"Evet doğru." dedi Norman alnındaki terleri silerek. Tanrın diye düşündü, elinde dolu tabanca tutan bir çocukla konuşmak gibi bir şey bu.
Bu kadar güzel bir konu bulupta ancak bu kadar kötü işlenebilirdi.
Okunamayacak kadar değil aslında.
Ama büyük bir fırsat kaçmış.
İşin ilginci bu kitabın filmi de yapıldı ve oda kötüydü.
Çeviri güzel, okumada zorluk çıkarmadan kolay bir şekilde kendini okutturuyor ama bir Amerikan romanına uymayacak şekilde "Hayırdır inşallah" "ALLAH yardım etsin" vb. gibi bize ait cümlelerin Harryler'in Johnsonlar'ın kullanmasını çok garipsedim, o an dikkatimi dağıtmadı desem yalan olmaz. Küre final öncesi bölümün biraz gereksiz uzun tutulması haricinde bana göre başka kusuru olmayan, Crichton'ın bir başka güzel bilim kurgu romanı.
Milyonlarca yıl önce yaşamış canlılarla heyacan dolu bir macera.En vahşi yaratık olan insanın doğayla mücadelesi. Sürekliyici bir kitap.Filmini izlemekten daha çok okumanız size ayrı bir zevk verecektir.Önceleri betimlemelerden sıkılabilirsiniz.Ama daha sonra kendinizi kitabın içinde bulabileceğiniz bir eser.