Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

KA

sessizliğe dayanamıyorum artık. hiçbir şey söyleyemiyorum. yine de sessiz kalıp susacağım. şu anda, can verme acısına dayanan, bunun ardından huzur ve kurtuluşa ereceğini bilen birinin duygularını taşıyorum. ömür boyu süren bir can çekişmeden başka bir şey olmayan hayatın çilesinden yorulmuş, başını sevgilisinin dizlerine dayayacağını, iki dilsiz mesih'e benzeyen ellerinin arasında doyasıya okşanacağını bilen birinin...
Sayfa 269
Reklam
kaybolmaya, yok olmaya nasıl ihtiyacım var, bilemezsin. senin görünmez ovalarının dönemeçlerinde kaybolmak, senin esrarengiz denizlerinin derinliklerinde boğulmak, senin masalsı çöllerinde yok olmak istiyorum. eski dertlerimi senin göğünün altında haykırmak, içimi dökmek, boğazımı pençelerinde esir tutup beni boğan acımasız ağlayış düğümlerini senin aziz okşayışlarının kucağında çözmek, bir ömür boyu gururun siyah perdeleri ardında tutsak bulunan sabırsız gözyaşlarımı senin güzel avuçlarına koyuvermek istiyorum.
Sayfa 180
ah! sizi görmek istemiyorum, ey bütün çirkin, yabancı ve içi boş renkler, resimler, yüzler, aşklar ve imanlar. tahammül edemem. sizden ne kadar da uzağım! size ilişkin anılarımı tazelemek ne ızdırap vericidir! sizi unuttuğumu gördüğüm her an içimde nasıl da huzurlu bir özgürlük hissediyorum. beni asla anmayın! sizden uzak olmak ne huzurlu ve temiz bir özgürlüktür! artık yanıma gelmeyin!
Sayfa 153

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
keşke en azından denizde ölseydik, keşke tabut, kefen, defin, kafur, kabir ve lahit yerine, ölüm bize geldiğinde, yakınlarımız, hayır, dostlarımız bizi bir kayığa koyup denize bırakarak dalgalara teslim etseydiler de sular bizi sahilden, karadan ve kupkuru insanlardan hızla uzaklaştırıp dalgaların bağrında kaydırarak denizin kalbine dek götürseydi. böylece orada, göğün her yandan denize inip yeni bir dünya kurduğu yerde, sadece ve sadece ölümü görürdük. suskun, güzel ve sakin. yas tutanların ve cenaze törenine katılanların gerçek ya da sahte ağıtları, ağlamaları, feryatları ve dedikoduları olmadan, gasil, kefen, defin, mezar başı duası, taziye, yedinci gece, siyah giyme, tıraş olmama vesaire, kısacası ölmeyi çirkinleştirmek, yeryüzündeki hayatımızın tek samimi, gerçek, ciddi, temiz ve muazzam olayını kirletmek ve hayatın en aşağı yapaylıklarına ve galiz ve iğrenç bezemelerine karıştırmak için el ele veren hiçbir şey olmadan.
Sayfa 80
Kendini kendinde kaybetmek ve bulamamak, daha kötüsü, bir sürü şüpheli, kendini ele vermez ve alışılmadık yüz arasından kendini bulup çıkarmak akla hayale sığmayan bir ızdıraptır. İşte ben bunu yüreğimde hissediyordum.
Sayfa 85
Reklam
-oku! dedim, okuyamıyorum boğazımı şiddetle sıktı. o kadar ki öleceğim sandım. bıraktı ve dedi: -oku! dedim, okuyamıyorum. boğazımı şiddetle sıktı. o kadar ki öleceğim sandım. bıraktı ve dedi: -oku! dedim, ben okuyamıyorum; ben ümmiyim, okumayı bilmiyorum. ah! korkuyorum, beni bırak! ben deli olmak istemiyorum, kahin olmak istemiyorum. ben hiç okumadım, ben hiç yazmadım. ben bu kelimelerle... boğazımı şiddetle sıktı. o kadar ki öleceğim sandım. bıraktı sonra. yıldırımı andıran bir azarlamayla canımı çarptı ve emredici ricalarda gizli olan öfkeyle bağırdı: -oku! sen okuyabilirsin' sen deli olmazsın, kahin olmazsın. sen peygambersin. sen rabbin emanetçisisin. sen o'nun meleklerinin secde ettiğisin. o ''ilahi ruhun kıvılcımını'' benliğin unutulmuş mezarlığınmdan... birden hissettim ki okumayı biliyorum.
Sayfa 66
Ey elbisesine sarınan! Kalk, kork, korkut! Elbiseni temizle.
Sayfa 67
dertli bir ruha dertsiz bir hayatın dayatılması ne azap vericidir.
Sayfa 79
yalnızlık tahammül edilemez bir eziyettir.
Sayfa 37
Bugünün insanını artık ne cehalet,ne tabiat, ne de hastalık öldürecek. Bilakis şuanki büyük ve silahlı uygarlığı yoklukla tehdit eden tehlike insanın kendisidir.
Sayfa 114
Reklam
KA

KA

, 1000Kitap'a katıldı.
Geri149
749 öğeden 736 ile 749 arasındakiler gösteriliyor.