Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Rümeysa Kara

Rümeysa Kara
@miilpasos
istanbul
20 Mart
6 okur puanı
Ağustos 2019 tarihinde katıldı
296 syf.
·
Puan vermedi
·
30 günde okudu
Güzel Yaşam Kılavuzu
Güzel Yaşam KılavuzuWilliam Braxton Irvine
8/10 · 392 okunma
Reklam
Rümeysa Kara

Rümeysa Kara

, bir kitabı okumayı düşünüyor
Seçilmiş 100 Şiir
Seçilmiş 100 ŞiirE. E. Cummings
7.7/10 · 27 okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
"Yaşam karşısında Marcus Aurelius da kaderci bir yaklaşım sergilemekten yanadır. Aradığımız güzel bir yaşamsa aksini yapmak, doğaya karşı ayaklanmak demek olacaktır ki bu tip ayaklanmalar, beklenenin tam aksi sonuçlar doğurur. Kaderin emirlerine boyun eğmezsek, der Marcus, başımıza muhtemelen keder, öfke veya korku duyacağımız şeyler gelir ve dinginliğimiz bölünür. Bundan kaçmak amacıyla, kaderin bizim için uygun gördüğü şartlara uyum sağlamamız ve etrafımıza topladığı insanları sevmek için elimizden geleni yapmamız gerekir. Payımıza düşeni canı gönülden kabul etmeyi öğrenmemiz ve kendimizi, başımıza gelen her işte bir hayır olduğuna ikna etmemiz gerekir. Marcus'a göre iyi insan 'kaderin kendisi için dokuduğu tecrübe her ne olursa olsun' kabul edecektir."
"Stoacılara göre her günü son gün gibi yaşamak, olumsuzu canlandırma tekniğinin devamından ibarettir: Gündelik hayat devam ederken arada durup sonsuza kadar yaşamayacağımızı, dolayısıyla da bugünün son günümüz olabileceğini düşünmek gerekir. Bu fikir bizleri, haz peşinde koşan birine dönüştürmekten ziyade, hayatta olmanın ihtişamını ve içine bir sürü etkinlik sığdırabileceğimiz bir güne sahip olmanın değerini anlamamızı sağlar. Ve zamanla, kalan ömrümüzü har vurup harman savurmamıza da muhtemelen mani olur. Yani stoacılar her günü sonuncuymuş gibi yaşamak gerektiğini söylerken yapacağımız eylemleri değil, bu eylemleri yaparken içinde bulunacağımız haleti ruhiyeyi değiştirmenin peşindedir. Yarını düşünmeyi ya da yarına dair plan yapmayı bırakmamızı değil, bütün bunları yaparken özellikle bugünün değerini bilmemizi isterler."
Reklam
"Stoacılar vakit ayırıp bizim için kıymeti olan şeyleri yitirmişiz gibi düşünmemizi önerirler. Onlara göre bu şekilde eşimizin, arabamızın ya da işimizin değerini nispeten daha iyi anlarız." . . . . "sevgili bildiğimiz herkesi sevmeli... ama bunu, değil sonsuza dek, yarına kadar bile onları elde tutabileceğimizin garantisi olmadığını bilerek yapmalıyız."
"Her güne, kendinize şunu söyleyerek başlayın: Bugün sataşmayla, nankörlükle, küstahlıkla, ihanetle, kötü niyetle ve bencillikle karşılaşacağım ve bunların hepsi de, kabahati işleyenin iyiyle kötüyü birbirinden ayırmaktan aciz olmasından kaynaklanacak."
"...Çünkü stoacılar, kişinin hayatta karşısına çıkan güzel şeylerden zevk almasında hiçbir sakınca görmezler, önemli olan bunu nasıl bir tavırla yaptıklarıdır. İdeal tavır, şartlar değiştiğinde bu güzel şeylerden, zerre üzüntü duymadan vazgeçmeye hazırlıklı olmaktır"
"Stoacılık, bir ahlak anlayışı olmaktan çok paradoksal bir mutluluk reçetesidir."
Acı çekmek ne demekmiş asıl şimdi anlıyordum. Acı çekmek bayılana dek dayak yemek değildi. Ayaktaki cam kesiğine eczanede dikiş attırmak değildi. Asıl acı, kalbi baştan aşağı sancılara boğan, insana sırrını kimselere anlatmadan ölmeyi arzulatan bir şeydi. Kolları, başı hep dermansız bırakan, yastıkta öbür yana dönme isteğini bile söndüren bir şey
Reklam
Uzun uzun burnumu çektim. “Olsun onu öldüreceğim.” “Ne diyorsun evladım sen, babanı mı öldüreceksin?” “Evet, öldüreceğim. Çoktan başladım bile. Öldürmek derken öyle Buck Jones’un tabancasını alıp dan diye öldürmeyi kastetmiyorum. Öyle değil. Kastettiğim onu kalbimde öldürmek. İyiliğini istemekten vazgeçmek. Derken bir gün ölüp gidecek.”
bilesin ki kalbimiz kocaman olduğu sürece sevdiğimiz her şey içine sığar….
Sayfa 120 - canKitabı okudu
184 syf.
·
Puan vermedi
Şeker Portakalı
Şeker PortakalıJosé Mauro de Vasconcelos
9/10 · 231,2bin okunma
50 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.