Sıcak bir şarap gibiydi seni gün batımında izlemek,
Göğsümü ısıtan sıcacık mayhoş bir güzellik ve yüzüme vuran ılık bir esinti gibi.
Gökyüzünden loş bir sadelik ile ayrılan güneşin turuncu ve kızıl ışıkları anlatıyordu gidişini,
Gecenin soğuk karalığını güneşten çaldığı ışıklarla aydınlatmaya çalışan ay gibi yaşadıklarımız,
Hatıralarımda sonbahar rüzgarları ve senin silik yüzün,
Elimde her yanı karalanmış bir kaç fotoğraf,
Gözlerimde sönen ateşin korları,
Kulaklarımda eskiden kalma bir şarkı,
Ve unutulmaya yüz tutmuş bir kaç eşyadan birisi kalbimin huzuru,
Karanlık ve tozlu tavan arasındaki raflarda yaşayan birkaç umut kırıntısı,
Duygularım soğuk bir boşluk,
Buz tutmuş hislerimde ile yalnızlık kırıntılarında,
Bir ben kaldım bu sonsuz karanlıkta.
Bir masal anlat sevgilim.
Yıldızlarla dolu bir gökyüzü olsun.
Elimi uzatınca dokunabileyim onlara.
Bir şarkı söyle sevgilim.
Kuşlar eşlik etsin notalarına.
Dans edeyim parmak uçlarımda.