Özeleştirel refleksiyonu güçlü bir başka çıkış olarak, Mehmet Efe'nin (doğ. 1969) '80'ler ve '90'ların İslamcı hareketinin muhasebesi niteliğindeki Mızraksız İlmihal'ini (1993) anmak gerekir. İslamcı üniversiteli gençlik yaşantısının içinden konuşan bu denemede Efe, "mücadelemiz mızraksız olmalı" şiarına varacaktır. Kastettiği, "cihadçı" aşırılığın tepkisellikten sıyrılan, bizzat kudsiyeti yaralayan politik araçsallaştırma mantığına karşı duran, "ağabey içtihadlarına" teslim olmayan, 'dışa' karşı olduğu kadar camia içinde de anti-otoriter bir arayıştır. Efe, AKP iktidarının ilerleyen safhalarında, blog yazılarıyla, İslami sıfatlı belki en şiddetli tepkiyi göstermiştir: AKP'nin "demokrasi, hukuk, adalet, barışla ilgili bütün vaatlerini sattığını", "ülkeyi kapitalizmin en çirkin versiyonunun karikatürüne dönüştürdüğünü", Kürt illerinde "İsrail tarzı katliam yaptığını", ezcümle "Esedleştiğini, Sisileştiğini, İsrailleştiğini" yazmıştır.