Bulgakov’un kitapları kişiliğinden ve hayatından ayrılamaz bir bütünlük içindedir. Yazarın kitaplarının derinliğini anlamak için hayatına bir göz gezdirmek gerektiğini düşünüyorum.
Kitap güzel bir üslupla yazılmış akıcı bir dile sahip. Görünüşte yazarın diğer bir hiciv kitabı Köpek Kalbi gibi bilim kurgu romanı olarak yazılmış ancak iki kitap da sıradan birer bilim kurgu romanı olmaktan çok daha fazlası olmuştur.
Bir bilim adamının rastlantısal olarak bulduğu bir buluşun o dönem ani patlak veren bir ülke krizini çözmek için kızıl orduda başarılı bir askerlik dönemi geçirmiş emekli ve ünlü bir askerin ülke yetkililerinden tam yetki alarak bu buluşla denetimsiz ve başına buyruk hareket etmesi ve sonucunda getirdiği olaylar anlatılıyor.
Stalin dönemi SSCB gelişim politikasının tek bir doğrultuda, denetimsiz,eğitimsiz ve bazen de kötü insanlar tarafından yönetilmesi, ileriye dönük hiçbir kaygı duyulmadan günün şartlarının oldukça zorlanması ve en sonunda rejime ters olarak yine proletaryanın zarar görmesi benim için kitabın geniş yorumudur.
Bulgakov hayatı ve eleştirileri yüzünden özellikle marksist-leninist düşünceye sahip bireylerin önyargıyla yaklaşabileceği bir yazar olabilir. Ancak her düşüncenin holiganlaşması,aşırı kutuplaşması,tekele alınması ve kötü kullanılması o düşüncenin kendi özüne zarar verir. Bulgakov tam olarak bu noktayı eleştirmektedir. Görüşünüz ne olursa olsun bu kitaba ve yazara bir şans verin derim.