Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Evden uzak kalmak ama her yerde evinde hissetmek; dünyanın merkezinde olmak dünyayı gözlemek, ama dünyadan saklı kalmak [...] Gözlemci, her yerde kimliğini gizleyerek dolaşmanın tadını çıkaran prenstir.
Para ekonomisinde söz konusu olan tesviye (ödeme-verme) süreci -herşeyin, mübadele değeri adı altındaki ortak paydaya indirgenmesi- aynı zamanda yeni bir kişilik tipi de yaratır: [bu kişilik] değerler arası farkları algılamasını sağlayacak melekelerini bütünüyle yitirmiştir. Onun gözünde her şey aynı donuklukta, aynı griliktedir -hiçbir şey, uğruna heyecan duymaya değmez. Hayatın sunup sunacağı bütün olanakların eşit miktarda parayla elde edilebileceği olgusunu içselleştirmiş bir kimse, mutlaka bıkkınlaşacaktır.
Reklam
Alt tabakalar üsttekilerin stilini sahiplenmeye başladığında, üsttekilerin kendi etraflarıa çektiği sınırı aşmış, o modayla simgelenen sınıfsal bütünlüklerini ortadan kaldırmış olurlar; işte o zaman üst zümreler o modadan vazgeçip, yine kendilerini geniş kitlelerden ayırt etmelerini sağlayacak başka bir modaya yönelirler. Ve oyun baştan başlar.
Sayfa 116Kitabı okudu
Gözleri gören, ama kulakları işitmeyen bir insan işitebilen ama göremeyen bir insana kıyasla çok daha huzursuzdur. Burada büyük kente özgü bir şey var. Büyük kentlerdeki insanlar arasındaki ilişkilerde, gözün işlevi kulağınkine kıyasla giderek daha da ön plana çıkıyor. Bu durum büyük ölçüde toplu taşıma olgusunun sonucudur.
Bıkkınlık - belki de başka hiçbir ruhsal fenomen, metropolle böylesine dolaysız bir bağ taşımaz. Bıkkınlığın birincil nedeni, sinirleri uyaran birbirine zıt unsurların hızla değişmesi, son derece yoğun ve sıkıştırılmış halde olmasıdır. [...] Sınırsız zevk peşinde geçirilen bir hayat, sonunda insanı bıktırır -uyarılan sinirler, öylesine uzun bir süre boyunca bütün güçleriyle tepki vermeye zorlanmıştır ki, artık hiçbir şeye tepki vermez olur.
210 öğeden 181 ile 195 arasındakiler gösteriliyor.