Bir insanın çocukluğundan itibaren; hayatındaki verdiği kararların onu nasıl etkilediğini anlatan ve yirmiyedi yaşında intihara doğru sürüklenen, benim çok sevemediğim bir kitap.
Eski İstanbul'u onun fotoğrafları sayesinde gördüm. Fotoğrafları beni o zamana her zaman götürmeyi başarıyor. Her İstanbul'lunun kütüphanesinde olması gereken bir eser.
Kitabı askerdeyken okumuştum. Boş zaman çok olduğu için ve o zamanlar 'ben burada ne yapıyorum?' diye sürekli düşündüğümden, bu kitap bana 'hayatta ne yapıyorum?' sorusunu sordurtmuştu. Ahmet Hocanın videolarını her zaman izliyorum ve oradaki akıcılık ve sadelik bu kitapta da mevcut. Gerçekten felsefeye bu kitapla giriş yapabilirsiniz.
Kitabın ana teması, günümüzün insanın ilgisini çeken bir sürü şey olduğu ve bundan dolayı odaklanma yetisini kaybettiği üzerine yazılmış. Yazarın dikkat çektiği bir diğer nokta da odağımızı kaybettiğimizden başladığımız her şeyi yarım bırakmamız. Kitapta bundan nasıl kurtulabileceğimiz anlatılıyor.
Kitabın ilk çıktığı tarih 2002 ve yazar orada MP3'ün, iPod'un ve Starbucks gibi gelecek vaad eden şirketlerden örnek veriyor. Günümüzde bu kitap maalesef biraz eskimiş kalıyor fakat özetle rakiplerinden farklı olup dikkat çeken (mor inek) şirketlerin yeniliğe açık olarak devam etmeleri durumunda başarılı olabileceklerinden bahsediyor. Satış-pazarlama alanında okumanız gereken başlangıç kitaplarından biri.
Mor İnekSeth Godin · Elma Yayınevi · 20051,021 okunma
Adı üzerinde 5 kitaptan oluşan kısa bir derleme gibi. En beğendiğim ve günümüzde uygulanabilir olanı bence Ateş Kitabı olmuş. Kısa ve tek oturuşta bitirebilirsiniz, üzerine uzun uzun düşünmek istemiyorsanız tabi.
Stratejinin bilgeliğinden yararlanarak, düşmanı kendi birliklerin gibi düşün. Böyle düşündügünde onu kendi iradene tabi kılabilir ve peşini kovalayabilirsin. Sen general olursun, düşman da senin birliklerin olur.