Buna Aristoteles in düşüncesini de eklersek birisine iyilik eden onu onun kendisini seveceğinden daha çok sever, borçlunun borçlu olduğu kimseyi daha az sevmesi gibi.
Her işçi de işini daha çok sever. Kaldı ki biz var olmaya düşkünüz, var olmaksa devinmek iş görmektir. Onun için herkes işinde var oluyor gibidir. İyilik eden güzel dürüst bir iş görür, iyilik edilense bir yarar görmüş olur sadece. Ama yararlılık doğruluktan daha az sevgi değer bir şeydir. Doğruluk temellidir.
çünkü der bir büyük hekim, dilinden anladığımız bir hekimliği, pek tutmayız kolay kolay, kendi elimizle toplayacağımız otların şifalı olabileceğine de pek inanamayacağımız gibi.
Sokaklarda ağaç yoktur. Çünkü her evin bahçesinde ağaç veya biraz yeşillik vardır. Bu yüzden içinden pek de yeşil görünmeyen Türk şehri, uzaktan bakıldığı zaman yemyeşil görünür.
Bölüm 5: Raskalnikov’un Rüyası
{Bazen iyiden acımasız olurdu mujikler, kamçıyı hayvanın yüzüne hatta gözlerine vururlardı. Çok sevdiği, çok acıdığı hayvanların bu durumu Raskalnikov’u öylesine üzerdi ki ağlayacak gibi olur annesi de onu hemen pencereden uzaklaştırırdı.}