Ve bir mavi şarap gözlerindeki Musiki gölgelerinde yorgun Sen hep öylesine güzel sevdalım Ben sana Allahsızcasına vurgun.
Çok sular aktı derelerden o zamandan beri hani, Kendi isteğiyle içtenlikle yemin ettiğin gibi, Ben konuşmayınca hiçbir sesin kulağına musiki gibi gelmediği..
Reklam
Ey bitmek bilmeyen hıncı zamanın Her şey bana karşı kendi içimde, Renk ve büyüsüyle bakışlarının Musiki hâtıran gibi peşimde.
Sayfa 46 - "Musiki" şiirindenKitabı okuyor
Unutmam mümkün olsaydı, unutmak sürekli ol­saydı, gözlerim kapansaydı da azar azar uykunun ötesine, mutlak hiçliğe gömülebilseydim, varlığımı artık hissedemez olacağım noktaya varsaydım, bir mürekkep damlasında, bir musiki ahenginde ya da renkli bir ışında erir giderdim ve so­nunda dalgalar ve şekiller öyle büyülerdi ki, hissedilemezin içinde silinir, yok olurlardı. O zaman dileğime kavuşurdum.
Sayfa 37 - Yapı Kredi YayınlarıKitabı okuyor
Burada devrimci Mustafa Kemal'in hayran kaldığım bir özelliğini anlatmalıyım. Mustafa Kemal, bir Şarklının tamamıyla zıddına, kendi mizaç ve âdetlerini çiğneyerek fikir kahramanlığı etmiştir. Sevdiği musiki alaturka, inandığı ise Garp musikisi idi. Evinden alaturka musikiyi eksik etmemişken, milli eğitimde yalnız Batı musikisini tutmuştur. Daima musikisiz devrim olmaz, sözünü tekrar eder, "Çocuklarımızın ve gelecek nesillerin musikisi, Garp medeniyetinin musikisidir" derdi.
Sayfa 476 - Pozitif
Reklam
Bu musiki, bu aşk lisanı, hayatın aşktan, aşkın hayattan ibaret olduğunu bize anlatmak isteyerek aşksız bir hayatın hayat olamayacağını söylüyor.
On sekizinci yüzyıl güzel sanatların bir dalı anlamındaki art kavramının zanaattan koptuğu bir dönemdir. ''Sanat''ın artık yeni bir anlamı vardı: sanat, insan ihtiyaçlarını karşılamaya yarayan bir el becerisi değil, insana bir iç hazzı verme amacı güden, estetik duygu uyandıran, edebiyat, musıki, resim gibi güzel sanatlardan biriydi.
“Ne garip bir oyuncak şu insan! Yürür, konuşur ve acı çeker. 70 kilodur. Kendisine ve çevresine ait hiçbir şey bilmez. Bir nevi ıstırap makinesi. İplerini başkaları çeker. Hantal ve şapsal bir robot. Neye sevinir bilinmez. Sınırsız olan yalnız hayalleri ve acı kabiliyeti. Etten bir kaſes ve aciz içinde çırpınan bir ruh. Vücut araba, akıl arabacı. Ama gözleri bağlı arabacının, arabaya hükmeden atlar... Bu da haklı: Var olmak için yok olmak lazım, parça bütüne kavuşacak ki hasret dinsin. Bütün musiki, bütün şiir, bütün aşk, bu bir çuval kemik, bu asi ten, bu aptalca endişeler ne olacak? Ne olacağını bilen var mı? Kader hep oynayamayacağı roller yükler insana ve ıslıklar. Alkış sahtekârların...”
Cemil Meriç
Cemil Meriç
Gençliğinin içinde yarattığı karmaşayla karşısındakinin kokusuna esir olmuş, her hareketini musiki gibi özümsüyordu…
Reklam
Kani karaca 🌺
Mina T.

Mina T.

@lLeyll
·
04 May 01:22
Kâbe'nin yolları bölük bölüktür Dünya dedikleri bir gölgeliktir
Bu gece ne yaparsam musiki şahidimdir; Yarın sabaha kadar elbet Tanrı kerimdir.
Atatürk Güzel Sanatlar ve Musiki
"Ulusal ince duyguları toplamak, onları bir gün önce genel musiki kurallarına göre işlemek gerekir. Ancak bu şekilde Türk ulusal musikisi yükselebilir, evrensel musikide yerini alabilir" 1934 Meclis Açış konuşması-Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK
Sayfa 328
Eskiler Alıyorum
Eskiler alıyorum Alıp yıldız yapıyorum Musikî ruhun gıdasıdır Musikîye bayılıyorum Şiir yazıyorum Şiir yazıp eskiler alıyorum Eskiler verip musikîler alıyorum Bir de rakı şişesinde balık olsam
Sen böyle baştan ayağa kadın değil Şiir olmalı, musiki olmalı, resim olmalıydın
1,500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.