95. Böylece, esenliğin güvencesiyle değil, çok çile çekerek Cennet'e gireceklerinden emin olsunlar.
Sayfa 25Kitabı okudu
83. Yine, "Günahları bağışlanmış olanlar için dua etmek yanlışsa, niçin ölenler için yapılan bağışlar geri ödenmiyor ve geri ödenmesine izin verilmiyor da, cenaze ve ölüm yıldönümü ayinleri yapılıyor?"
Sayfa 22Kitabı okudu
82. Örneğin "Papa, bazilikanın inşası gibi oldukça önemsiz bir gerekçeyle, kirli bir para karşılığında sonsuz sayıda ruhun günahını bağışlayabiliyorsa, niçin oldukça haklı bir gerekçeyle, kutsal sevgi ve ruhların nihaî ihtiyacını gidermek uğruna Araf'ı boşaltmıyor?"
Sayfa 22Kitabı okudu
Okur Takip Önerileri
78. ... şimdiki Papa veya herhangi bir Papa, İncil'dekinden, I.Korint, 12'deki mucize, iyileşme gücü vs.'den daha büyük bir ihsana sahip değildir.
Sayfa 21Kitabı okudu
62. Kilise'nin gerçek hazinesi Tanrı'nın şanı ve ihsanı olan, Kutsal İncil'dir.
Sayfa 19Kitabı okudu
Bir kitabı okumaya başladı
Bir kitap okudu
84 syf.
·
Puan vermedi
·
24 saatte okudu
28. Para sandıkta çınlayınca kazancın ve açgözlülüğün artabileceği kesindir, oysa Kilise şefaat ettiğinde ne olacağına Tanrı karar verir.
Sayfa 13Kitabı okudu
27. Atılan para sandıkta çınladığı anda ruhun Araf'tan uçup gittiğini söyleyenler bir insanın öğretisini vaaz ediyorlar.
Sayfa 13Kitabı okudu
14. Ölmek üzere olan insanın kusurlu dindarlığı ve kusurlu sevgisi kaçınılmaz olarak beraberinde büyük bir korku getirir, sevgi ne kadar küçükse, korku o kadar büyüktür.
Sayfa 11Kitabı okudu
4. Dolayısıyla insanın öz nefreti devam ettiği sürece günahın cezası da devam eder, bu da Göklerin Egemenliği'ne girene dek süren gerçek içsel tövbedir.
Sayfa 9Kitabı okudu
Bir kitabı okumayı düşünüyor
Bir kitabı okumayı düşünüyor
Moğollar da bu şehirleri teslim olmaya sadece dehşet yaratarak ikna edebiliyorlardı. Ancak kısa sürede Moğollara direnmenin ölmek demek olduğu anlaşıldı. Ve başlangıçta gösterilen kahramanlıkların her zaman ölümle sonuçlanması nedeniyle pek çok kişi bu yoldan uzaklaştı. Bugün Moğolların yarattığı tahribat, dünyada atom bombasını elinde bulunduran ve onu kullanmaya karar veren gücün tahribatıyla karşılaştırılabilir. Misillemeden korkmuyorlardı, çünkü kentleri yoktu.
Sayfa 278
Ölü kültü İslamiyete zarar veren bir unsurdur ve Hicret'ten sonraki ilk yüzyıllarda türbe inşa edilmemektedir. Şeriata göre ölülerin çölde, yazıtsız bir kapak taşının altına gömülmesi gerekiyordu; pek çoğu şekilsiz bir taş yığınından oluşan mezarlardır ve Kahire'nin fetvaları her zaman mezarların tahribi yönünde olmuştur.
Sayfa 265