Mutlu olmak için mutsuzluğa ihtiyacımız var. Harekete geçmek için durmaya, bir kabustan uyanmak için derin bir uykuya, sevmek için yalnızlığa ihtiyacımız var. Kavuşmak için ayrılığa.
(Zeynep Kaçar - Yalnız)
Az yeme veya aşırı yeme davranışının temeli çocuklukta atılmaktadır. Bu durum yaşla birlikte değişebilmesine rağmen çocuklukta zorla yemek yedirilen veya aç bırakılan birinin obeziteye yatkınlığı daha fazladır.
(Timur Harzadın)
Bir kişi, onu kötü hissettiren duyguda ne kadar uzun süre kalırsa o duygusu o kadar kolay biter. Bur sayede de çok uzun zaman dilimlerine yayılan bir kötü hissetme hali yaşamaz. Bu şekilde kötü duygusunda kalarak yani duygusunu yaşayarak bitiren kişi artık ağlamaz, bağırmaz ve giderek daha sakin bir duygu durumuna girer.
(Timur Harzadın)
Okur Takip Önerileri
İnsan zihni, başına gelmesinden en çok korktuğu şeye odaklanır ve bu odaklanmadan dolayı beyin korkulan şeyi o kişiye çeker.
(Timur Harzadın)
Belki insan hayatın içindeki güzel anları toplayıp bir bavula koyabilseydi o zaman gittiği en kötü yerlerde bile mutlu olabilirdi.
(Kürşat Başar)
Bir yere gitmekle, orada yaşamak, bazı şeyleri görmekle onu anlamak çok farklı, her gün sokaklarda dilenen çocukları görürsünüz ve belki üzülürsünüz ama onların aslında ne yaşadığını asla bilemezsiniz, tıpkı benim de bunca zenginliğin içindeki insanların bir resme dünyanın parasını verip, yanlarında çalışan bir işçinin zar zor geçindiği maaşını düşürmek için uğraşmasını anlayamamam gibi...
(Kürşat Başar)
Geçmiş bazen de biten bir şey çünkü. Neyi bir ömür yanınızda taşımak istediğiniz, kalbinizi kimlere emanet edeceğiniz tamamen size kalmış. Kendinize neyi reva gördüğünüz de öyle.
(Nermin Yıldırım)
Heyhat, hayat genelde romanlardaki gibi afili değil. Romanlar vurucu bir yerde, planlı bir şekilde biter. Hayatsa nerede nihayete ereceği muamma, döke saça devam eder.
(Nermin Yıldırım)
Bazen kadınların sadece gelinlik giymek için evlendiğini düşünüyorum. Ya da tek başlarına seyretmekten sıkıldıkları boş duvara, iki kişilik çerçeveli resimler asabilmek için. Neticede, altına sığınacak bir çatı, içine saklanacak bir çerçeve lazım herkese.
(Nermin Yıldırım)
Sonunda öleceğini bilerek yaşamaya çalışan bütün faniler, aynı tekinsiz yolu adımlıyor. Neye elimizi atsak yetim, neye dokunsak tedirgin, ne yapsak eksiğiz.
(Nermin Yıldırım)
Aşk kaç kişilik bilmem ama vazgeçmek tek kişiliktir.
(Nermin Yıldırım)
Rüya sanmıştım, gerçekmiş. Gerçek sandıklarım da rüya.
(Nermin Yıldırım)
O bir olta, bende balıkçı teknelerine koşan mankafa bir balıksam mesela, ona kızmaya hakkım var mıydı?
(Nermin Yıldırım)