Nisa
@nisa_eol
234 okur puanı
Ekim 2023 tarihinde katıldı
Okuma Hedefleri
Nisa tekrar paylaştı.
Özlediği güneşin ben olmadığımı bile bile yanına gittim, çünkü bazen canımızı yakacağını bildiğimiz birinin yanına neden gittiğimizi kendimize bile anlatamayız!
📸 
Meliha Çoşkun ⭐
İrem Uzunhasanoğlu 
Uzak Bir Masal
Onu en çok kederlendiren, şu yaşarken ölen ruhuydu.
Okur Takip Önerileri
Yaşamımızı özgür irademizle karar vererek yönlendiremiyoruz.
O zaman bu bir yanılsama olmalı. Çünkü insanın tamamen emin olduğu şeyler hiçbir zaman doğru değildir.
İnsan hayata sanatsal yaklaşırsa kalbi, beyni olur.
Tüm yollar eninde sonunda aynı yere varır.
Bilmek felâket gerektirir. İnsanı cezbeden belirsizliktir. Sis bulutu çökünce her şey daha bir güzelleşir.
Hayat, başkalarının hatalarını yüklenemeyecek kadar kısaydı. Herkes kendi hayatını yaşıyor ve bu hayatı yaşamanın bedelini ödüyordu. Acı olansa, insanın çoğu zaman tek bir hata için çok fazla bedel ödemek zorunda kalmasıydı. Aslına bakılırsa, insan tek bir hata için sürekli bedel ödeyip duruyordu. Kader, insanla olan alışverişinde alacak defterini hiçbir zaman kapatmıyordu.
Duyuları ruhunu iyileştirebilir miydi sahiden?
Yapmak zorundasın. Başka çaren yok. Geciktirip durma.
Ona göre insan, sayısız yaşama ve sayısız hissiyata sahip, şekilden şekle giren karmaşık bir canlıydı; bünyesinde kendinden önce göçüp gidenlerin anlaşılmaz düşünce ve arzularının mirasını barındırıyor, teninde ölümcül hastalıkların izini taşıyordu.
Ama artık her şey için çok geçti. Geçmiş yok sayılabilirdi belki; pişmanlıkla, inkârla, unutarak yapabilirdi insan bunu. Fakat gelecek kaçınılmazdı. İçinde felâket şekillerde ortaya saçılacak arzuları, kötülüğünün gölgesini gerçeğe dönüştürecek hayalleri vardı.
Hayat bizim için elinde her zaman haşhaş yerine geçecek bir şeyler bulundurur. Tabii bazen geçmişte takılıp kaldığımız da olur.
Kişi yaşamın tüm renklerini doyasıya içine çekmeli fakat ayrıntıları aklında tutmamalıdır.
Elbette o duyguları kurmacada kullanabilirsin. Fakat şöyle de bir şey var; edebiyatta kullandığımız şeyler, gerçek hayatta kullanmaktan vazgeçtiklerimizdir. İnan bana, medeni bir insan aldığı hiçbir hazdan pişmanlık duymaz; medeni olmayan insan zaten haz nedir bilmez.