" Çocukken insan olduğu kişiyi seçemez ama kim olmak istediğiyle ilgili hayaller kurup durur. Çocukluk hayallerinin sınırı yoktur. Durman gereken bir yer yoktur. İnsanlar ve yapabilecekleri gerçeği yoktur. Büyüdüğünüzde öyle olmaz, neleri hayal edemeyeceğinizi artık biliyor olursunuz. Ve insanlar konuşmaya başlar. Nasıl göründüğünüzle ilgili... Neler yapmanız gerektiğiyle ilgili. Ne olacağınızla, kim olacağınızla ilgili...
Ve en kötüsü neyi yapamayacağınızla ilgili.
Artık prenses olmayacağınızı biliyor olursunuz.
Oysa televizyon karşısında Disney prenseslerini seyrederken büyüdüğümde onlardan biri olacağıma emindim. Kendimi bir prenses olarak çerçeveye sığdırmak daima kolaydı, özellikle onunla tanıştıktan sonra."
Sanki kitap okuyan kimsesizlerdendi, bilirsiniz onlar delidir ama bunun hakkında konuşacak kimseyi bulamazlar, oysa bir insanı en çok, en sevdiği kitabı anlatırken tanırdınız.