"Phaiakların önderleri, danışmanları, dinleyin beni,
sustursun Demodokos ince sesli sazını,
hepimiz hoşlanmış değiliz bu ezgilerden:
Durmadı hıçkıra hıçkıra ağlaması konuğumuzun
şölene oturalı, ozan ezgiye başlayalı,
dağlamada yüreğini besbelli büyük bir acı.
Sussun ozan artık, rahatlayalım hepimiz,
ev sahibi de rahatlasın, konuk da,
haydi böyle yapalım, en iyisi bu.
Saygıdeğer konuğumuzu kutlamadayız burada,
her şey hazır, dönüş yolculuğu da hazır, armağanları da,
verdik bu armağanları biz ona seve seve,
bir parçacık aklı olan bir adam için
yurduna sığınan bir konuk kardeş sayılır.
Saklayacaksın da düşünceni konuğum, ne olacak,
en iyisi, ver karşılığını doğru dürüst, ne sorarsak:
Ne ad verdi sana, de bakalım, yurdunda anan baban?
Nasıl çağırırlardı seni kentinde ve çevresinde oturanlar?
İster soylu olsun, ister soysuz, doğduğu günden bu yana
hiç görülmemiştir adı olmayan bir insan,
bir ad takar anası babası her yeni doğan çocuğa.