Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Öğretmen Anne

Öğretmen Anne
@ogretmenanne_
Öğretmen
BEÜ
Giresun / Nevşehir
19 okur puanı
Kasım 2017 tarihinde katıldı
Öğretmen Anne
Bir kitabı okumaya başladı
İnsancıklar
İnsancıklarFyodor Dostoyevski
8/10 · 61,7bin okunma
Reklam
Ey insan, bu büyük kentte yurttaştın. Üç yıl veya beş yıl fark eder mi? Çünkü onun yasalarına göre herkes eşittir. Seni kentten gönderen bir tiran ya da adaletsiz bir yargıç değildir, kentten gönderen ve buraya getiren doğadır, o halde bunda tuhaf olan ne? Bir oyuncunun, onu işe alan yönetici tarafından sahneden alınmasına benzer bu. "ama ben yalnızca üç perdede oynadım, beşinde değil!" Doğru söylüyorsun, ama yaşamda üç perde bütün oyun anlamına gelebilir. Çünkü her şeyin sonunu belirleyen, seni vaktiyle bir araya getiren ve şimdi de çözülmeden sorumlu olan şeydir. Her ikisinden de sen sorumlu değilsin. Bu yüzden zarafetle ayrıl sahneden, zira senin sahneden alanda da var aynı zarafet.
Sayfa 132
Her insana zamanın sonsuz uçurumunda ne küçük bir parça ayrılmış. Bir anda sonsuzluğun içinde kaybolur insan. Evrensel maddenin, evrensel ruhun ne kadar küçük bir parçası düşmüştür insanın payına. Bütün yeryüzünün ne küçük bir parçasında sürünüyorsun. Hep bunları düşün ve şundan başka hiçbir şeyi önemseme: doğa senin neye yönlendirirse onu yap, evrensel doğa sana ne getirirse kabul et.
Sayfa 132

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Yaşamın kurtuluşu her şeyi bütünüyle, bütün gerçekliğiyle, özü ve nedeniyle görmeye, bütün ruhunla doğru olanı yapmaya ve doğruyu söylemeye bağlıdır. Bir iyiliğin hemen ardından, arada küçücük bir mesafe bile bırakmadan bir başka iyilik yaptıktan sonra hayatın tadını çıkarmaktan başka ne kalır geriye?
Sayfa 131
Bir şey sana uygun değilse yapma! Doğru değilse söyleme! Dürtün senin elinde olsun.
Sayfa 128
Reklam
Çok öfkelendiğinde ya da sabrın tükendiğinde, insan yaşamının bir an olduğunu ve kısa sürede hepimizin yan yana cansız uzanacağını düşün.
Sayfa 119
Bir insana iyilik yaptığında daha fazla ne isteyebilirsin ki? Kendi doğanla uyumlu bir şey yapmış olmak sana yetmiyor mu?? Bir mükafat mı bekliyorsun? Eğer öyleyse bunun; gözün gördüğü için, ayakların da yürüdüğü için mükafat talep etmelerinden farkı yok. Bu uzuvlar, kendilerine özgü olan bu işleri yapmak için yaratılmıştır; iyilik yapmak için dünyaya gelen insan da herhangi bir iyilik yaptığında ya da ortak çıkara faydalı olduğunda sadece kendi payına düşeni yapmış olur ve bunun sonucunda alacağı mükafat da budur.
Sayfa 99
Birini güvenilmezlik ya da nankörlükle suçlayacak olursan, düşüncelerini önce kendine çevir. Çünkü böyle bir kişiye güvenme veya güvenini boşa çıkarmayacağı fikrine sahipsen, bir kişiye bir lütufta bulunduysan ama bunu karşılıksız yapmadıysan, yaptığın tüm iyilikleri bütün meyveleri edinmek için yaptıysan, açık bir şekilde hata senden kaynaklanmaktadır.
Sayfa 99
Eğitimsiz birinin eğitimsiz birisi gibi davranmasında ne gibi bir kötülük ya da tuhaflık olabilir ki? O insanın bir hata yapmamasını umduğun için aslında kendini suçlaman gerek. Çünkü başlangıçta bu kişinin bir hata yapacağını anlama yetisine sahiptin. Bunu unutan sen, onun hata yapmasına şaşırıyorsun.
Sayfa 99
Erdem ve erdemsizliğin kişinin hissettiklerinde değil eylemlerinde olması gibi, akıl sahibi toplumsal bir canlının iyiliği ve kötülüğü de hislerde değil, eylemlerindedir.
Sayfa 93
Reklam
Yalnızca bir şey yapmak değil, yapmamak da çoğu zaman adaletsizliktir.
Sayfa 91
Ölüme tepeden bakma, hatta onu sevecenlikle karşıla, çünkü doğanın isteğidir ölüm. Çünkü gençlik ve yaşlılık, büyüme ve olgunlaşma, dişlerin yenilenmesi, sakalın çıkması, saçları ak düşmesi gibi; döllenme, hamilelik ve doğum gibi, yaşamın her dönemindeki doğal işleyiş gibi, yaşamın her evresindeki Fiziksel değişimler gibi gibidir çözülmemiz. Bu yüzden ölüme karşı kaba hesaplarla, saldırganca, hor görerek yaklaşmak, düşünebilen insana göre değildir, yaşamın olağan işleyişine uygun bir şey olarak Beklemeli ölümü. Eşinin karnındaki bebeğinin çıkmasını nasıl bekliyorsan, aciz ruhunun beden denen zardan kurtulacağı anı da öyle bekle.
Sayfa 91
Farklı insanlar, farklı şeylerden hoşnut olur, bense yönetici ilkem sağlıklı olunca, herhangi bir insana, insanların başlarına gelen herhangi bir şeye sırt dönmeyince, her şeyin iyi yanını görmeye çalışınca, olanları olduğu gibi kabullenip hak ettikleri değere göre kullanınca hoşnut oluyorum.
Sayfa 85
Öfkeden çatlasam bile aynı şeyleri yapacaklar.
Sayfa 78
Peki, nerede bulunur mutlu bir yaşam? Insanın doğasının talep ettiği şeyleri yapmakta bulunur. Öyleyse bunları nasıl yapacağım? Eğilimlerimi ve eylemlerimi yöneten ilkelere sahip olmakla. Bu ilkeler nedir? İyi ve kötü hakkındaki şeylerdir; insanın adil, ihtiyatlı, cesur, özgür olmasını sağlayan şeyler dışında hiçbir şeyin iyi olmadığını gösteren şeylerdir, bunların tam zıttı olanlar haricinde kötü bir şey de yoktur.
Sayfa 77
424 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.