Anadan doğma entelektüel bile olsa bir kadın ya da erkek bir kere terk edilsin yeter. Bütün o fularlı zihniyet, yabancı edebiyat okuma takıntısı ya da ağız dolusu söylenen aşırı dozda sosyalist söylemlerin yerini "bir kulunu çok sevdim, o beni hiç sevmiyor" alır.
“Sorsan herkes aşık, sorsan herkes çok sevdi.
Gerçek şu ki ; herkes it gibi yalnız. ”
Gözleri sürgün yeşili sevgilim. Ben seni devrik bir diktatörün koltuk sevdası gibi işgal altında da severim.
Bana mesafelerden bahsetme, cennet ve cehennem arası bile belki de birkaç günah farkı!
"Aşk; iki farklı ruhun güzel kızıdır." derdim, şimdi kızımız sen gidince, kötü yola düştü sayende.
"Aklıma öyle destursuz girme; uygunsuz yakalanıyorum bazen! "
"Gözlerinden öperim"
bazen
"Allah belanı versin"
yerine de geçebiliyor lugatlarda...
Son sözüm bu işte;
çokça gözlerinden öperim!
"...Zor be sevgilim,
erkek olmak zor.
Hele ki bir kadın sevip,
onun kalbinde yersiz yurtsuz kalmak daha da zor! "
Anadan doğma entelektüel bile olsa bir kadın, ya da erkek bir kere terk edilsin yeter. Bütün o fularlı zihniyet, yabancı edebiyat okuma takıntısı ya da ağız dolusu söylenen aşırı dozda sosyalist söylemlerin yerini "bir kulunu çok sevdim, o beni hiç sevmiyor" alır.
“Sorsan herkes aşık, sorsan herkes çok sevdi.
Gerçek şu ki ; herkes it gibi yalnız. ”
Anadan doğma entelektüel bile olsa bir kadın, ya da erkek bir kere terk edilsin yeter. Bütün o fularlı zihniyet, yabancı edebiyat okuma takıntısı ya da ağız dolusu söylenen aşırı dozda sosyalist söylemlerin yerini "Bir kulunu çok sevdim, o beni hiç sevmiyor." alır.
Ah o gözlerin; ruhsatsız silah taşımak değil de ne?