Bir gün gelir, sihirli bir değnek dokunur hayatına. Gözündeki perdeyi kaldırır. Sana bir sürü şey gösterir; acı verir çok fazla. Nasıl yalanların içinde olduğunu yıllarca. Yalancı mutluluk, yalancı sevgi, yalancı değer, yalancı inanç, yalancı hayat. Ama uyandırır seni. Gözünü açar. Ve sen dersin ki: Allah'ım sen beni nasıl bir ateşin içinden almışsın.
Büyüdükçe anlıyorsunuz sevgili okur; sevgi sizi kıymetli yapıyor, karşınızdakini değil. Sevebiliyorsan insansın yalnızca...
Ve ne diyordu Mevlana:
"Herkes fıtratına uygun kişilerle, olması gereken yerdedir. Ne kargayı gül bahçesine, ne de bülbülü çöplüğe alıştırabilirsiniz."