Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
·
Puan vermedi
Tüm hayvanların en zekisi, iyiliğin ne demek olduğunu bilen insanoğluna sistematik bir baskı uygulayarak onu otomatik işleyen bir makine haline getirenlere kılıç kadar keskin olan kalemimle saldırmaktan başka hiçbir şey yapamıyorum... Cockney dilinde (İngiliz argosu) bir deyiş vardır. "Uqueer as as clockwork orange". Bu deyiş, olabilecek en yüksek derecede gariplikleri barındıran kişi anlamına gelir. Bu çok sevdiğim lafı, yıllarca bir kitap başlığında kullanmayı düşünmüşümdür. Bir de tabii Malezyada "canlı" anlamına gelen "orang" sözcüğü var. Kitabı yazmaya başladığımda, rengi ve hoş bir kokusu olan bir meyvenin kullanıldığı bu deyişin, tam da benim anlatmak istediğim duruma, Pavlov kanunlarının uygulanmasına dayalı bir hikâyeye çok iyi oturduğunu düşündüm... -Anthony Burges- Karabasan gibi bir gelecek atmosferi... Geceleyin sokaklara dehşet saçan, yaşamları şiddet üzerine kurulu gençler... Sosyal kehanet? Kara mizah? Özgür iradenin irdelenişi?.. Otomatik Portakal bunların hepsidir. Aynı zamanda hayranlık verici bir dilsel deneydir, çünkü Burgess antikahramanı için yeni bir dil yaratır: Yakın geleceğin argosu "nadsat"ı. ve Stanley Kubrickin muhteşem film uyarlaması, yirminci yüzyılın kült eserlerinden biri olan bu romanın şöhretini pekiştirmiştir...
Otomatik Portakal
Otomatik PortakalAnthony Burgess · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 200991,8bin okunma
172 syf.
·
Puan vermedi
Tüm hayvanların en zekisi, iyiliğin ne demek olduğunu bilen insanoğluna sistematik bir baskı uygulayarak onu otomatik işleyen bir makine haline getirenlere kılıç kadar keskin olan kalemimle saldırmaktan başka hiçbir şey yapamıyorum... Cockney dilinde (İngiliz argosu) bir deyiş vardır. "Uqueer as as clockwork orange". Bu deyiş, olabilecek en yüksek derecede gariplikleri barındıran kişi anlamına gelir. Bu çok sevdiğim lafı, yıllarca bir kitap başlığında kullanmayı düşünmüşümdür. Bir de tabii Malezyada "canlı" anlamına gelen "orang" sözcüğü var. Kitabı yazmaya başladığımda, rengi ve hoş bir kokusu olan bir meyvenin kullanıldığı bu deyişin, tam da benim anlatmak istediğim duruma, Pavlov kanunlarının uygulanmasına dayalı bir hikâyeye çok iyi oturduğunu düşündüm... -Anthony Burges- Karabasan gibi bir gelecek atmosferi... Geceleyin sokaklara dehşet saçan, yaşamları şiddet üzerine kurulu gençler... Sosyal kehanet? Kara mizah? Özgür iradenin irdelenişi?.. Otomatik Portakal bunların hepsidir. Aynı zamanda hayranlık verici bir dilsel deneydir, çünkü Burgess antikahramanı için yeni bir dil yaratır: Yakın geleceğin argosu "nadsat"ı.ve Stanley Kubrickin muhteşem film uyarlaması, yirminci yüzyılın kült eserlerinden biri olan bu romanın şöhretini pekiştirmiştir...
Otomatik Portakal
Otomatik PortakalAnthony Burgess · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 200991,8bin okunma
Reklam
172 syf.
10/10 puan verdi
Spoiler Alert! "Cockney dilinde bir deyiş vardır.'Uqueer as as clockword orange'. Bu deyiş, olabilecek en yüksek derecede gariplikleri barındıran kişi anlamına gelir. Anthony Burgess tarafından yazılmış bu başyapıt (başyapıt olarak nitelendiriliyorum çünkü yozlaşmış bir toplumu bu denli keskin çizgiler ve betimlerlerle anlatan,
Otomatik Portakal
Otomatik PortakalAnthony Burgess · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 200991,8bin okunma
176 syf.
·
Puan vermedi
Birkaç görüş...
Not: Bir ödev için hazırlanmıştır, bu yüzden bunca ayrıntı. Artık anısı var bu incelemenin. Hiç istemediğim hâlde yapabildiğimi bana hatırlatacak. Bazen özgürlüğümüzü kısıtlayabiliriz, kendimize karşı da ödevlerimiz vardır zira. Arzu ve ihtiyaç meselesini iyi kavramak lazım. İşbu rapor, kişioğlu -arşiv- kendine karşı ödevlerini ihmal etmemesi
Otomatik Portakal
Otomatik PortakalAnthony Burgess · İş Bankası Kültür Yayınları · 202391,8bin okunma
172 syf.
8/10 puan verdi
·
21 günde okudu
Alex kötü olması kendi tercihidir. “Tüm hayvanların en zekisi, iyiliğin ne demek olduğunu bilen insanoğluna bir baskı yöntemi uygulayarak onu otomatik işleyen bir makine haline getirenlere kılıç kadar keskin olan kalemimle saldırmaktan başka hiçbir şey yapamıyorum…” Karabasan gibi bir gelecek atmosferi… Geceleyin sokakları terörize eden, yaşamları şiddet üzerine kurulu gençler ve bu hikâyenin anti-kahramanı Alex… Yayımlandığı günden bu yana “kült roman” özelliğini kaybetmeyen Otomatik Portakal’ın 15 yaşındaki kahramanı, “iyi ya da kötü nedir?”, “İnsan özgür iradesiyle kaderini seçebilir mi?” gibi soruların yanıtlarını kurcalarken, şiddet dolu sahnelere Beethoven’ın, Mozart’ın müziği eşlik ediyor; Alex ve “çete kardeşleri” Pete, Georgie ve Aptalof, yarattıkları yepyeni dilin kelimelerini okurun zihnine kazıyorlar. Ünlü yönetmen Stanley Kubrick tarafından 1971’de filme de çekilen Otomatik Portakal tüm zamanların en sarsıcı romanlarından. “Cockney dilinde (İngiliz argosu) bir deyiş vardır. ‘Uqueer as as clockwork orange’. Bu deyiş, olabilecek en yüksek derecede gariplikleri barındıran kişi anlamına gelir. Bu çok sevdiğim lafı, yıllarca bir kitap başlığında kullanmayı düşünmüşümdür. Bir de tabii Malezya’da ‘canlı’ anlamına gelen ‘orang’ sözcüğü var. Kitabı yazmaya başladığımda, rengi ve kokusu hoş bir meyvenin kullanıldığı bu deyişin, tam da anlatmak istediğim duruma, Pavlov kanunlarının uygulanmasına dayalı bir hikâyeye çok iyi oturduğunu düşündüm.”
Otomatik Portakal
Otomatik PortakalAnthony Burgess · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 200991,8bin okunma
176 syf.
8/10 puan verdi
·
6 günde okudu
'Ben bir OTOMATİK PORTAKAL mıyım yoksa?' Olabilecek en yüksek derecede gariplikleri barındıran kişi: Alex. Yaptıklarını hayretler içinde okuduğum ilk karakter olabilir. Hatta ilk defa bir kitabın ana kişisinin 'anti-kahraman' olduğu bir kitap okuduğumu söylesem yanlış olmaz. Davranışlarındaki bu kadar yanlışa rağmen konuşmalarını çok sevdiğim Alex, umarım hayatını bi anda büyümüş olmanın sana kattığı istekle yaşayabilirsin demek geliyor içimden. Alex'in yaşattıklarının da yaşadıklarının da gerçek hayatta kimsenin başına gelmemesini isterim. Daha 15inde olan bir çocuk, hem her şeyin bilincinde hem de hiçbir şey bildiği yok. Çoktan kurulmuş olan sokak düzeninde çete arkadaşlarıyla birlikte yerini almış. Gücünün getirdiği özgüvenle geceleri insanlara bela olduğu anların bir gün başını derde sokacağını biliyordu da bu derdin Pavlov kanunlarıyla kendini değiştirteceğini bilmiyordu. Bir dee isterseniz seçimleriniz kötüden yana olsun isterseniz iyiden yana olsun fark etmiyor herkes kendine ait sıcak bir yuvanın hayalini yaşatıyor içinde bir yerlerde. Bir günde bile bitirilebilecek bir roman. Kendine çeken bir konusu var. Okuyup okumamakta arada kalan varsa eğer ya da ağır konulu zihin yoran kitaplara ara vermek isteyen olursa kesinlikle önerilir.
Otomatik Portakal
Otomatik PortakalAnthony Burgess · İş Bankası Kültür Yayınları · 202391,8bin okunma
Reklam
172 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
Otomatik portakal mıyım ben?
en sevdiğim kitaplardan biridir. Alex ve çetesi her gün akla gelmeyecek kötülüklerle insanlara işkenceler yapıyorken birden bir cinayet alexin üstüne kalır ve alex hapse girer. suçluyu topluma kazandırma adı altında sözde psikolojik bir tedavi görür. İğrenc biri ama ona acıdıgım zamanlar oldu ne yazık ki. Alex her kötülük düşündüğünde vücudunda katlanılmaz ağrılar oluşacak düzeye gelmiş ve bu tedavi müzikle yapıldığı için müzik bile dinleyemez hayattan tat alamaz bir hale gelmiştir “otomatik portakal alex” Sanki kitap karakteri değilmiş de tanıdığım biriymiş gibi. Alex oldukça gerçek hayattan biriydi sanki. Alex gibiler umarım doğru yolu bulur ve kalbini güzelleştirir. Kitaptan: "uqueer as as clockwork orange "Olabilecek en yüksek derecede gariplikleri barındıran kişi" anlamina gelir
Otomatik Portakal
Otomatik PortakalAnthony Burgess · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 200991,8bin okunma
46 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.