Adâletin bir diğer fazileti, beldeleri ve kulları mamur hale getirmesi ve gelirleri artırmasıdır.
Ömer b. el-Hattâb devrinde Irak’taki Sevâd arazilerinden elde edilen harâc gelirlerinin 137 milyon [dirhem] iken kendisinden sonraki devirlerde giderek azalması ve en son Haccâc devrinde 8 milyona kadar düşmesi, ardından Ömer b. Abdülazîz’in halifeliği üstlendiği ilk yıl bu gelirlerin 30 milyon, ikinci yılsa 60 milyon ve hatta denildiğine göre daha da fazla artmış olması, bu sözün doğruluğunu gösteren bir delildir.
Ömer b. Abdülazîz, “Ömrüm vefâ etse Ömer b. el-Hattâb (ra) devrinde elde edilen miktara ulaştırırım” demiştir.
Ben derim ki; Haccâc devrinde onun zulmü sebebiyle harâc gelirleri düşmüş iken Ömer b. Abdülazîz’in adâleti sayesinde tekrar yükselmiştir.
SEYFÜ’L-MÜLÛK / SEYFÜ’L-KUDÂT - s,66
MUHYİDDİN EL-KÂFİYECİ