Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Sana ne yaptılar böyle Kadın Önce diri diri gömdüler toprağa Toprak utandı dedi haşa Ar oldun namus oldun Çocuk oldun kız oldun kadın oldun çocuk yaşta anne oldun da insan olamadın kadın Göz bebeklerin firar etmiş içindeki yangından Gönül evin tarumar olmuş İnancın kundaklanmış Güvenin katledilmiş Umudun hançerlenmiş Ucu yanık Siyah beyaz bir fotoğraf gibi Kalmışsın ömrünün kıyısında .. sana ne yaptılar böyle Kadın Ruhunu gömmüşler gamzende ki çukura Yaşadığını sanmışsın bedeninin her soluğunda Becerseler kaburgaları koyacaklar Adem in göğsüne Kadın Hiç yaratılmasın diye..... Onur Özkaya şiirim
"Dünyadayım, dünyadayım... Ellerimin dikenleri ondan, genzimdeki yanık ondan, ruhumdaki kara delik ondan, aklımın yalvarışı ondan, ben bir var oluşum, bazen yenik, bazen kurtuluşum ben bir yok oluşum bazen cesur, bazen bir korkuluğum."
Reklam
Birde ONUR AKIN'DAN DİNLEMEK SENİ:)
HÂLÂ KOYNUMDA RESMİN Sımsıcak konuşurdun konuşunca ırmak gibi, Rüzgar gibi konuşurdun yayla kokuşlu çiçekler açardı sanki Çiğdemler güller mor menevşeler açardı Sımsıcak konuşurdun konuşunca Hâlâ koynumda resmin Dağları anlatırdın ve dostluğu bir ceylan gibi sekerdi kelimeler Sesini duymasam çölleşirdi dünya Dağlar yarılır ırmaklar kururdu bulutlar çökerdi yüreğime Hâlâ koynumda resmin Gün akşam olur elinde kitaplar ve bir demet çiçekle çıkıp gelirdin Bir kez bile unutmadın “merhaba” demeyi ve en yanık türküleri nasıl da söylerdin Bir dostun vurulduğu gün Hâlâ koynumda resmin Kaç mevsim kırlara çıkıp çiçekler topladık mezarlar için Belki ürküttük tarla kuşlarını belki kurdu kuşu ürküttük ama aşkı ürkütmedik hiç Hâlâ koynumda resmin Ve hâlâ sımsıcak durur anılar sımsıcak ve biraz boynu bükük Ne varsa yaşanmış ve paylaşılmış yasak bir kitap gibi durmaktadır Ve firari bir sevda gibi Şimdi duvarlarda resmin
384 syf.
6/10 puan verdi
·
Beğendi
·
10 günde okudu
nefret klişesi
okuduğum tek romcom aynı yazarın İkinci İlk İzlenimler kitabıydı ve gayet şirin ortalama bi kitaptı onu okuduktan sonra yazarın bu kitabının daha çok sevildiğini duydum ve beklentim oldukça yüksekti ama benim için hayal kırıklığı oldu :( kitabı okurken gerçek bi nefret beklemiştim ama aralarında nefret falan yoktu ikisi de itiraf etse hemen
Nefret Oyunu
Nefret OyunuSally Thorne · Yabancı Yayınevi · 20182,243 okunma
“Hayatın mimarları, siz de ateşinizi söndürmeyin! Ateşinizi yanık tutun, diğerlerinin ateşlerini de yakın! her nerede inşa ediyorsanız köyde, bir çiftçi kooperatifinde, okuma kursunda ya da eğitim merkezlerinde veya şehirde, mecliste, orduda, Eğitim Bakanlığı’nda veya başka bir yerde, nerede olursanız olun daima etrafınızı aydınlatın. Sadece bir an, bir gün, bir hafta ya da bir ay tutuşup sönmeyin. Daima yanın! Sürekli yanın ve başka ateşler yakın. Önünüze engeller çıkacak, başarısızlıklar olacak, çabalarınıza düşman olanlar önünüzü kesecek ama siz yine de sönmeyin! Moraliniz bozulmasın! Hiçbir zaman elinizi indirerek teslim olmayın! Başarısızlık veya engellerle karşılaştığınızda, ‘Biz denedik, işe koyulduk, mücadele ettik ama yardım eden olmadı. Attığımız her adımda önümüze engeller çıktı ve ‘düşmanlık gördük’, demeyin. Böyle bahaneleriniz olmasın. Kötü ruh ateşinizi söndürürse siz tekrar yakın! Ateş bir kez sönerse siz ikinci kez yakın, üçüncü, beşinci, yedinci, yüzüncü, bininci kez yakın! Hiç bıkmadan yakın! Kendiniz parlayın ve diğerlerini parıldatın, ta ki etrafınız tamamen aydınlığa bürünmene dek. Gideceğiniz yolda hemen başarıya ulaşacağınızı sanmayın. Bu yolda takdir ve anlayış yerine alayla, onur ve şan yerine iftira ve nefretle karşılaşabilirsiniz. Yardım almak yerine gizli oyunlarla karşılaşabilir, hatta aleni bir savaşla karşı karşıya gelebilirsiniz. Onlarca, yüzlerce, binlerce karanlık güç aydınlık emellerinizi yok etmeye çalışacak ama siz yine de yanın! Yanın ve yakın!”
Sayfa 137Kitabı okudu
Mamak'da hala yanık türküler söylenir, Ulucanlarda dinleyen olur diye... Paçaları kısa pantollu çocuklar, Bilyelerini saklar Abidinpaşa'da delik ceplerinde Ulus postanesi önünden geçerken; Ulus gaztesinin manşetlerinde; Kanlı Nigar, Cebeci pavyon çıkışı belalısının hançer ezberinde... Onur çarşısında sezon indirimi başladı, Ama çabuk olun yetişin be, Kokoşlar.!.. Ayşe ile Memedim; Ankara simidi alabilme endişesinde, Amele çayını, bir sabahçı kahvesinde; yudumlayabilme hevesinde...
Reklam
Ankara'ya Pembe Yanaklıya....
Pembe yanaklıya, dinle beni diye diye; Bir garip Orhan Veli, İstanbul'u düşünmüştü, Acizane ben, Ankara'yı buldum , gittim, gördüm; Sezar endamında... İskender'in büyüğü müydü bilmem ama kıskandırdım... Zira Hiç düşünmedim, düşünemedim, fırsatım olmadı... Yaşattı; yaşadım, Kanattı; kanadım, Yalan yok ağlattı da... Gözlerimi de
Günün 24 saatinde kişiye hizmet ediyor ancak birey tüm gün boyunca beynindeki milyarlarca hücrenin sadece çok az bir kısmını kullanıyor.
42 öğeden 21 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.