Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
_Tanrı, ışığı yaratmıştır. Demek ki ilk Üstad-ı Azam Mason, Tanrı’nın kendisidir. _Adem Baba, ilk masonlardandır ve Tanrı tarafından Cennete mason olarak kabul edilmiştir. Bu, masonluğun eylem olarak değilse de bir oluş kudreti olarak daima var olduğunu söylemenin bir tarzıdır. Çünkü masonluk, insan ruhunun ilk ve eski bir ihtiyacına cevap
Edebiyatın konusu olan toplumun aynı zamanda siyasi, coğrafi bir çerçevesi vardır. Bu çerçeve ise devlettir. Halkı, dili ve kültürü ile birleşen devlet milli devlettir.
Reklam
Bizzat Atatürk’ün konuşmalarının(nutuk) bile günümüz türkçesine tercüme edilmek zorunda kalması tarihin bir cilvesidir. Kitabın başlığının altında tercüme eden yerine bugünlü dile aktaran ifadesi kullanılmaktadır. Zira bir kitabın yayımlandıktan 30-40 yıl kadar sonra aynı dile tercüme edilmesi oldukça garip görünecektir.
Sayfa 246Kitabı okudu
Türk dil kurumu bir şekilde dil devrimini destekleyen ve taçlandıran büyük bir türkçe sözlük hazırladı. Aynı şekilde osmanlıca-türkçe lugat gibi tuhaf isimler taşıyan çok sayıda sözlük de yayımladı. Artık bırakın 19. Yüzyıl yazarlarını 1920 lerin cumhuriyet liderlerinin yazdıklarını okumak için bile bu sözlüklere başvurmak gerekiyordu. Yapıtları klasik olarak kabul edilen Reşat Nuri Gültekin gibi yerleşmiş yazar ve romancılar, 1920’lerde yayımlanan eski romanlarını yeni kuşaklar okuyabilsin diye yeni dilde yeniden yazmak zorunda kaldılar.
Sayfa 241Kitabı okudu
Folklor bir sosyal deneyime karşı kendiliğinden bir reaksiyon üretir ve aslında kendi tarzında bunu hemen kaydeder.
Sayfa 174Kitabı okudu
Reklam
Sait Faik şöyle diyordu: "İnsanlar birbirlerini sevmeyeceklerse neden bu kadar kalabalık şehirler kuruyorlar?"
Sayfa 163Kitabı okudu
Aydının ahlaki görevi yakınını geriliğe bağlı kalmaktan kurtarmaktır.
Sayfa 119Kitabı okudu
Devlet kurumsal ve kontrol edebildiği bir batılılaşma düşünürken halk özüne ve kültürüne bağlı kalarak modernleşmeyi arzulamaktaydı.
19.yüzyılın ikinci yansında hızla gelişen Türkleşmenin ana aracı edebiyat olmuştur.
Reklam
Devlet resmen Osmanlılaşırken toplum; edebiyat ve dili ile Türkleşmekteydi. Hem de ülkede yaşayan farklı etnik grupların itirazına uğramadan.
"Ah romancılar, ah romancılar! Bugün siz elinizdeki kuvveti bilseydiniz az zamanda memleketin ahlakını değiştirebilirdiniz."
Atatürk'e göre, insanları yetiştirmek bir bahçıvanın çiçekleri yetiştirdiği gibi dikkat ve sevgi ister, karşılık beklenilmez bunlardan. Gönül isterdi ki bu yazıyı her öğrenci defalarca okusun ve hayat görüşünü ona göre düzenlesin.
96 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.