Atilla Taş
Bu ülkedeki en büyük sıkıntı, karşıdakini dinlememek. Eleştiriye tahammül edememek.
Sayfa 22Kitabı okudu
İnsanlar, kendilerini başka şeylere benzetmeye bayılıyorlar. "Melek gibi olalım." diyorlar. Hayır, melek olma. İnsan ol. Başka bir şeye gerek yok.
Sayfa 43Kitabı okudu
"Ben şimdi buna yayılıp nasıl kitap okurum" diyerek satın aldığımız o rahat ve yayvan kanepelerde, genelde sadece uyuyakalırız.
Sayfa 36Kitabı okudu
Nankördür aşk. İlk aşkı unutamazsa insan sonu yaşayabilir mi?
Sayfa 27Kitabı okudu
Akıl vermek gibi olmasın ama entelektüellerimiz, karşılarındakini küçümsemekten aşağılamaktan vazgeçsinler. Tamam, kabul, senin 13 yaşında öğrendiğin bir şeyi ben 33 yaşımda öğrenmiş olabilirim. Fakat bu benim aptal olduğum anlamına gelmez.
Parayla kültürün kimde olacağı hiç belli olmaz!
Sayfa 23 - undefinedKitabı okudu
Bazı soruları sorabilmek, cevabını vermekten daha çok cesaret ister.
Sayfa 14Kitabı okudu
Son yüzyılın en büyük hastalığı yalnızlık. İnsanlar artık birbirlerini anlamaya çalışmıyor. Nasihat vermeye, akıl vermeye ya da terslemeye alışkınız ama kimse anlamaya çalışmıyor.
Sayfa 43Kitabı okudu
Bu ülkedeki en büyük sıkıntı, karşıdakini dinlememek. Eleştiriye tahammül edememek.
Attila Taş
Sayfa 22
Her şeyin güzeli var; yaşlanmanın bile!
Bildiğimi unutturmasın,
Gördüğümü özletmesin zaman..
//
Onur Ünlü
Bağımsız sinema diye bir şey zaten olamaz. Bu iş parayla yapılıyor, bu nedenle bağımsızlığı zaten unutacağız. Bağımsız sinema, gerçekte bağımsız olmayan sinemacıların uydurduğu boş bir kavramdır.
Sayfa 10Kitabı okudu