"Biz kahramanlarımızı öyle bir severiz ki hiç anlamayız onları. Yıllar sonra kendi anlayışsızlığımızı onların hayatı sanmamız sevgimizin yaptığı bir ikinci kötülük olur.
"Biz kahramanlarımızı öyle bir severiz ki hiç anlamayız onları. Yıllar sonra kendi anlayışsızlığımızı onların hayatı sanmamız sevgimizin yaptığı bir ikinci kötülük olur"
Düşünce ve ifade özgürlüğünün sık sık kısıtlandığı bir İslam ülkesinde yaşayan bizlerse, her zamanki alışkanlığımızla hemen yakınımızda olup biten oyunu yalnızca seyretmekle, sürüp giden insan avının dış basından gelen ayrıntılarıyla oyalanmaktayız.
"Hayatın sandığımızdan daha derin , dünyanın daha anlamlı bir yer olduğunu hissetmek için insanın gece yarısı çarpan pencerelerin gürültüsü , perdeler arasından karanlık odanın içine esen bir rüzgar ve gök gürültüleriyle mi uyanması gerekiyor ?
Şu; 'kur'an bize -bölünmeyin- diyor, dolayısıyla mezhepler Kur'an'da yoktur" diyen adamlar, ne zaman kendilerinin de "bölünmeyenler grubu" olarak bir mezhep kurduklarını anlayacaklar?
"Mezhep ve Sünnet lügatta aşağı yukarı aynı anlama gelen iki farklı kavram. Literatürde ise aralarında bir derecelendirme